Borcunuzu ödemezseniz eviniz, eşyanız haczediliyor. Siz evde yokken kapınız zorla kırılıp hırsız gibi evinizdeki eşyalar alıp götürülüyor. Bunu kırk haramiler değil kanunları olan devlet bizzat kendi vatandaşına yapıyor. Taahhüt imzalattırılarak hapse de atıyor gerektiğinde. Borçların ödenmesi ve alacakların tahsili bir şekilde sağlanmak zorunda ama haciz uygulaması ve hapis cezası insani değil.
Nice çiftçi annelerimiz, evine gelen icra yüzünden, icra taahhüdü denilen evrağa okudum anladım cezai sorumluluğu kabul ediyorum yazısının altına parmak izi mühürlenerek imzalattırılıyor ve borç ödenmediğinde cezaevini boyluyor.
hakimlerimiz sağ olsun, Bu ülkede Nice kör annelerimiz imzaladığı çekler, senetler yüzünden cezaevlerini boyladı.
Bütün bunlar bir yana borçların tahsili böyle mi olmalı? Üç kuruş maaşı olan altına araba çekmiyor. Bu durumu yaratan insanları borç batağına sürükleyen devlet sistemidir. Vatandaş borçlanıyor. Bankalar aracılığı ile borcunun üzerine faiz de koyarak borcunun artmasına, ödenemeyecek hale gelmesine yardım ediyorsun. Sonra da ödeyemeyince üstüne borç tutarı kadar avukatlık ücreti ve harç ekliyorsun vatandaşın evini barkını elinden alıyorsun. Aile reisini ceza evine attırıyorsun.
Bankaların amacı bu; bankadan para alanlar ödeyemesin, ben de faiz alıyım. Pekâlâ, sen niye buna göz yumuyorsun? Amacın vatandaşlarını soydurmak mı?
Taahhüdü İhlal; Adalet Komisyonu Dilekçe
AŞAĞIDAKİ YAZIYI YADA KENDİNİZE GÖRE BELİRLEDİĞİNİZ DURUMUNUZU ANLATAN BİR YAZIYI AŞAĞIDA BELİRTİLEN E-MAİL ADRESLERİNE GÖNDERMELİSİNİZ. AŞAĞIDA ADALET KOMİSYON ÜYELERİNİN TELEFON BİLGİLERİ DE VAR ARAYIN FAX ÇEKİN
Sayın Vekilim ;
Son günlerde, Meclisimizin dünyada ve ülkemizde 2008 yılından beri yaşanmakta olan ekonomik kriz nedeniyle toplumumuzda derin yaralar açarak sosyal felaketlere dönüşen önemli konularda, milleti nefes aldırmaya yönelik düzenlemelerini takdirle izliyor bu duyarlılığınızdan dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum.
Gerek yasalaşan Çek kanunu gerekse üzerinde çalıştığınız ve yasalaşması beklenen 3.Yargı paketi içerisinde bulunan haciz düzenlemeleri milyonlarla ifade edilebilecek sayıda vatandaşın sıkıntılarına bir nebzede olsa derman olacaktır.
Bu vesile ile yine Toplumun çok önemli bir kesimini ilgilendiren bir konuya dikkatinizi çekmek ve yardımlarınızı rica etmek istiyorum.
Bildiğiniz gibi Türk milletinin, içerisinde bulunduğu ekonomik zor durumu konu komşuya, eşe dosta duyurmamak, saklamak gibi bir hassasiyeti bulunmakta ve bu durumdan utanmaktadır. Bu nedenle, ödeyemediği borcundan dolayı konuyu erteleyebilmek, eşyasının haczedilmesini engelleyebilmek ya da zamanla öderim inşallah niyeti ile gerek evlerine ya da işyerlerine gelen icra memurları önünde gerekse Avukatların tahsilat baskısı nedeniyle icra dairelerinde ödeme Taahhüdünde bulunduk.
Emin olun çoğu insanın bu taahhüdü yerine getiremediği zaman hapis cezası ile cezalandırılacağından haberi dahi yoktu.
Sayın Vekilim ;
Son günlerde, Meclisimizin dünyada ve ülkemizde 2008 yılından beri yaşanmakta olan ekonomik kriz nedeniyle toplumumuzda derin yaralar açarak sosyal felaketlere dönüşen önemli konularda, milleti nefes aldırmaya yönelik düzenlemelerini takdirle izliyor bu duyarlılığınızdan dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum.
Gerek yasalaşan Çek kanunu gerekse üzerinde çalıştığınız ve yasalaşması beklenen 3.Yargı paketi içerisinde bulunan haciz düzenlemeleri milyonlarla ifade edilebilecek sayıda vatandaşın sıkıntılarına bir nebzede olsa derman olacaktır.
Bu vesile ile yine Toplumun çok önemli bir kesimini ilgilendiren bir konuya dikkatinizi çekmek ve yardımlarınızı rica etmek istiyorum.
Bildiğiniz gibi Türk milletinin, içerisinde bulunduğu ekonomik zor durumu konu komşuya, eşe dosta duyurmamak, saklamak gibi bir hassasiyeti bulunmakta ve bu durumdan utanmaktadır. Bu nedenle, ödeyemediği borcundan dolayı konuyu erteleyebilmek, eşyasının haczedilmesini engelleyebilmek ya da zamanla öderim inşallah niyeti ile gerek evlerine ya da işyerlerine gelen icra memurları önünde gerekse Avukatların tahsilat baskısı nedeniyle icra dairelerinde ödeme Taahhüdünde bulunduk.
Emin olun çoğu insanın bu taahhüdü yerine getiremediği zaman hapis cezası ile cezalandırılacağından haberi dahi yoktu.
Gelir Testi Adrese Kayıtlı Olma Şartı
Genel Sağlık Sigortasından faydalanmak için gelir beyanı için süre 29 Şubat 2012 de doluyor.
Ailedeki kişi başına düşen gelir hesap edilirken, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verileri dikkate alınıyor. Bu verilere göre kazancı belli bir miktarın altında olanların primleri devlet tarafından karşılanıyor.
Bu ülkede; Borçları dolayısıyla icra haciz takipleri nedeniyle her hangi bir adrese kayıtlı olmayan binlerce vatandaş vardır.
Bu ülkede; Daha düne kadar karşılıksız çek nedeniyle aranan ve belirli adresi olmayan binlerce vatandaş vardır.
Bu kişilerin herhangi bir işi bir kazancı yoktur. Bir çoğu tanıdık, akraba, veya Baba veya Anne yanında ikamet etmektedirler.
Eş, Dost, Tanıdık, Anne ve Baba ikametlerine kendilerini kayıt edememektedirler, bunu yaptıkları takdirde icra haciz işlemleri bu adrese başlayacaktır.
Kısaca; Bu ülkede binlerce yurttaşın kayıtlı herhangi bir adresi yoktur.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası kendisini; Sosyal bir Devlet olarak tarif etmektedir.
Sosyal devlet, kişilere sadece temel hak ve özgürlükler saglamakla yetinmeyen, aynı
zamanda, vatandaşların sosyal durumlarını iyileştirmeyi, insan hasiyetine yaraşır bir
yaşam sekli sunmayı, sosyal güvenliğe kavuşturmayı kendine ödev bilen devlet
anlayışıdır.
Sosyal Devlet Vatandaşına belli bir kuralı dayatırken, bu kuralı sağlayamayacak olanlara da bu imkanı sağlamak zorundadır. Bu Sosyal Devlet olmanın olmazsa olmaz şartıdır.
Günümüz şartları düşünüldüğünde, bir ev kiralamak, elektrik, su gibi aylık yaşamsal masraflar aylık asgari ücretin çok üstündedir, binlerce vatandaşımız bunu karşılayacak olanağa sahip değildir. herhangi bir işi yoktur, çalışsa bile kayıt dışı SGK ya kayıt olmaksızın çalışmaktadırlar. Hiç bir sosyal güvenceleri yoktur.
Ticaretle uğraşmış ve talihsiz bir şekilde iflas etmiş, omuzlarında borç yükü bulunan, her hangi bir kazancı, her hangi bir adresi olmayan binlerce vatandaş bu hizmetten faydalanamayacaktır.
Bu insanlarımızın büyük çoğunluğu orta yaşın üstündedir ve her an için ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıyadır.
Devletimizin gözden kaçırdığı bu durumu göz önüne alması için, herhangi bir adrese kayıtlı olmayan vatandaşlarımızın, gelir tespiti başvuruların kabul edilerek, yeterli gelire sahip olmayan vatandaşlarımıza sağlık hizmetlerini sağlaması için aşağıdaki mercilere başvurularını yapmalılar.
Başbakanlık İletişim Başkanlığı (BİMER)
TELEFON: (0312) 422 10 00
FAX: (0312) 422 26 67
E-POSTA: bimer@basbakanlik.gov.tr
Online Başvuru sayfası: BİMER BAŞVURU
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı:
Elektronik posta yoluyla: ihb@basbakanlik.gov.tr
Faks yoluyla: (0312) 422 29 96
Telefonla: (0312) 422 29 20 , 422 29 00
Ailedeki kişi başına düşen gelir hesap edilirken, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi verileri dikkate alınıyor. Bu verilere göre kazancı belli bir miktarın altında olanların primleri devlet tarafından karşılanıyor.
Bu ülkede; Borçları dolayısıyla icra haciz takipleri nedeniyle her hangi bir adrese kayıtlı olmayan binlerce vatandaş vardır.
Bu ülkede; Daha düne kadar karşılıksız çek nedeniyle aranan ve belirli adresi olmayan binlerce vatandaş vardır.
Bu kişilerin herhangi bir işi bir kazancı yoktur. Bir çoğu tanıdık, akraba, veya Baba veya Anne yanında ikamet etmektedirler.
Eş, Dost, Tanıdık, Anne ve Baba ikametlerine kendilerini kayıt edememektedirler, bunu yaptıkları takdirde icra haciz işlemleri bu adrese başlayacaktır.
Kısaca; Bu ülkede binlerce yurttaşın kayıtlı herhangi bir adresi yoktur.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası kendisini; Sosyal bir Devlet olarak tarif etmektedir.
Sosyal devlet, kişilere sadece temel hak ve özgürlükler saglamakla yetinmeyen, aynı
zamanda, vatandaşların sosyal durumlarını iyileştirmeyi, insan hasiyetine yaraşır bir
yaşam sekli sunmayı, sosyal güvenliğe kavuşturmayı kendine ödev bilen devlet
anlayışıdır.
Sosyal Devlet Vatandaşına belli bir kuralı dayatırken, bu kuralı sağlayamayacak olanlara da bu imkanı sağlamak zorundadır. Bu Sosyal Devlet olmanın olmazsa olmaz şartıdır.
Günümüz şartları düşünüldüğünde, bir ev kiralamak, elektrik, su gibi aylık yaşamsal masraflar aylık asgari ücretin çok üstündedir, binlerce vatandaşımız bunu karşılayacak olanağa sahip değildir. herhangi bir işi yoktur, çalışsa bile kayıt dışı SGK ya kayıt olmaksızın çalışmaktadırlar. Hiç bir sosyal güvenceleri yoktur.
Ticaretle uğraşmış ve talihsiz bir şekilde iflas etmiş, omuzlarında borç yükü bulunan, her hangi bir kazancı, her hangi bir adresi olmayan binlerce vatandaş bu hizmetten faydalanamayacaktır.
Bu insanlarımızın büyük çoğunluğu orta yaşın üstündedir ve her an için ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıyadır.
Devletimizin gözden kaçırdığı bu durumu göz önüne alması için, herhangi bir adrese kayıtlı olmayan vatandaşlarımızın, gelir tespiti başvuruların kabul edilerek, yeterli gelire sahip olmayan vatandaşlarımıza sağlık hizmetlerini sağlaması için aşağıdaki mercilere başvurularını yapmalılar.
Başbakanlık İletişim Başkanlığı (BİMER)
TELEFON: (0312) 422 10 00
FAX: (0312) 422 26 67
E-POSTA: bimer@basbakanlik.gov.tr
Online Başvuru sayfası: BİMER BAŞVURU
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı:
Elektronik posta yoluyla: ihb@basbakanlik.gov.tr
Faks yoluyla: (0312) 422 29 96
Telefonla: (0312) 422 29 20 , 422 29 00
Ev Eşyası Haczi Bir Şantajdır
80 yıldır yürürlükte olan İcra İflas Kanunu borçlunun evinin talan ediyor, ev eşyaları hacizleri ile aileler mağdur ediliyor. Evine haciz gelip, eşyaları kaldırılan insanlarımız içinde intihar edenler, cinnet geçirenler kendisi ya da yakınlarına zarar verenler her geçen gün artıyor.
Haciz suretiyle evden eşya kaldırılması birçok ailenin parçalanmasına da neden oluyor. Evinden eşya kaldırılan babalar, eşi ve çocukları karşısında saygınlığını kaybettiği gibi toplum karşısında da statü kaybına uğruyor.
Binlerce baba, eş ve çocuklarına karşı borcu sebebiyle evinden eşya kaldırılmasına neden olma mahcubiyeti yaşıyor, bu mahcubiyetle dayatılan icra taahhütnamesine imza atıyor ve ödemeler aksadığında ceza evine giriyor.
İcra takibinin mağduru, bu duruma neden olan kişi değil, biçare eş ve çocukları olmaktadır. Evden eşya kaldırmak veya iş yerinde üretimi engelleyecek makinaların haciz edilmesi yerinden sökülmesi adeta bir şantaja dönüşmüştür. Vatandaşı, esnafı özgürlüğünden yoksun bırakacak olan daha ağır bir yaptırım olan icra taahhütlerine imza atmaya zorlamaktadır.
Haciz suretiyle evden eşya kaldırılması birçok ailenin parçalanmasına da neden oluyor. Evinden eşya kaldırılan babalar, eşi ve çocukları karşısında saygınlığını kaybettiği gibi toplum karşısında da statü kaybına uğruyor.
Binlerce baba, eş ve çocuklarına karşı borcu sebebiyle evinden eşya kaldırılmasına neden olma mahcubiyeti yaşıyor, bu mahcubiyetle dayatılan icra taahhütnamesine imza atıyor ve ödemeler aksadığında ceza evine giriyor.
İcra takibinin mağduru, bu duruma neden olan kişi değil, biçare eş ve çocukları olmaktadır. Evden eşya kaldırmak veya iş yerinde üretimi engelleyecek makinaların haciz edilmesi yerinden sökülmesi adeta bir şantaja dönüşmüştür. Vatandaşı, esnafı özgürlüğünden yoksun bırakacak olan daha ağır bir yaptırım olan icra taahhütlerine imza atmaya zorlamaktadır.
6273 Sayılı Yeni Çek Kanunu Uygulama
6273 Sayılı Çek Yasasının Yürürlüğe Girmesinden Önce Açılmış Olan Karşılıksız Çek Keşide Etmek Davalarında Mahkemelerce Yapılacak Uygulama.
6273 Sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun yürürlüğe girmesinden önce 5941 Sayılı Çek Kanununun 5/1. fıkrasında düzenlenen "çekin karşılığını bankada hazır bulundurmamak suretiyle karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet vermek" nedeniyle açılmış soruşturma ve koğuşturmalarda nasıl bir karar verileceği hususunun da açıklanması gerekmektedir.
5941 Sayılı Çek Kanununun 5/1. fıkrasında düzenlenen "çekin karşılığını bankada hazır bulundurmamak suretiyle karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet vermek" suçunun yaptırımı idari yaptırıma dönüştürüldüğünden;
A-) Hazırlık soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcıları "çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" kararı vereceklerdir.
B-) Yargılaması devam eden davalarda dosya hangi mahkemede ise (sulh veya asliye ceza) mahkemeleri "çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" kararı vereceklerdir.
6273 Sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun yürürlüğe girmesinden önce 5941 Sayılı Çek Kanununun 5/1. fıkrasında düzenlenen "çekin karşılığını bankada hazır bulundurmamak suretiyle karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet vermek" nedeniyle açılmış soruşturma ve koğuşturmalarda nasıl bir karar verileceği hususunun da açıklanması gerekmektedir.
5941 Sayılı Çek Kanununun 5/1. fıkrasında düzenlenen "çekin karşılığını bankada hazır bulundurmamak suretiyle karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet vermek" suçunun yaptırımı idari yaptırıma dönüştürüldüğünden;
A-) Hazırlık soruşturma aşamasında Cumhuriyet Savcıları "çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" kararı vereceklerdir.
B-) Yargılaması devam eden davalarda dosya hangi mahkemede ise (sulh veya asliye ceza) mahkemeleri "çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" kararı vereceklerdir.
6273 Sayılı Kanunla Değişik 5941 Sayılı Çek Kanunu
ÇEK KANUNU
Kanun Numarası : 5941
Kabul Tarihi : 14/12/2009
Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 20/12/2009 Sayı : 27438
Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 49 Sayfa:
Amaç ve kapsam
MADDE 1 (1) Bu Kanunun amacı, çek defterlerinin içeriklerine, çek düzenlenmesine, kullanımına, çek hamillerinin korunmalarına ve kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması önlemlerine katkıda bulunmaya ilişkin esaslar ile çekin karşılıksız çıkması ve belirlenen diğer yükümlülüklere aykırılık hâllerinde ilgililer hakkında uygulanacak yaptırımları belirlemektir.
(2) Bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde genel hükümler uygulanır.
Bankanın araştırma yükümlülüğü, çek hesapları ve çek defterleri
MADDE 2 (1) Bankalar, çek hesabı açılması ile ilgili olarak bu Kanunla kendilerine verilen görev ve yükümlülükleri yerine getirirken, çek hesabı açtırmak isteyenin yasaklı olup olmadığını bu Kanun hükümlerine göre araştırırlar; ayrıca ilgili kişinin ekonomik ve sosyal durumunun belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni gösterirler.
Kanun Numarası : 5941
Kabul Tarihi : 14/12/2009
Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 20/12/2009 Sayı : 27438
Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 49 Sayfa:
Amaç ve kapsam
MADDE 1 (1) Bu Kanunun amacı, çek defterlerinin içeriklerine, çek düzenlenmesine, kullanımına, çek hamillerinin korunmalarına ve kayıt dışı ekonominin denetim altına alınması önlemlerine katkıda bulunmaya ilişkin esaslar ile çekin karşılıksız çıkması ve belirlenen diğer yükümlülüklere aykırılık hâllerinde ilgililer hakkında uygulanacak yaptırımları belirlemektir.
(2) Bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde genel hükümler uygulanır.
Bankanın araştırma yükümlülüğü, çek hesapları ve çek defterleri
MADDE 2 (1) Bankalar, çek hesabı açılması ile ilgili olarak bu Kanunla kendilerine verilen görev ve yükümlülükleri yerine getirirken, çek hesabı açtırmak isteyenin yasaklı olup olmadığını bu Kanun hükümlerine göre araştırırlar; ayrıca ilgili kişinin ekonomik ve sosyal durumunun belirlenmesinde gerekli basiret ve özeni gösterirler.
6273 Sayılı Çek Kanunu Onaylandı
6273 sayılı "Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun" Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından Anayasanın 89 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 104 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir. Yeni Çek Kanunu'na göre, hakkında işlem yapılan kişiye uygulanan adli para cezası (ödenmediğinde hapis cezasına çevriliyor) idari nitelikte bir yaptırım olan çek hesabı açma yasağı olarak belirlendi, Cezaevlerinde karşılıksız çek nedeniyle hükümlü bulunan kişiler kararın Resmi Gazetede yayınlanmasıyla tahliye edilecekler.
Resmî Gazete
Sayı : 28193 (Mükerrer)
ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun No. 6273 Kabul Tarihi: 31/1/2012
6273 SAYILI ÇEK KANUNU 3 Şubat 2012 CUMA GÜNLÜ RESMİ GAZETEDE (MÜKERRER) YAYINLANMIŞ VE YÜRÜRLÜĞE GİRMİŞTİR
3 Şubat 2012 CUMAResmî Gazete
Sayı : 28193 (Mükerrer)
ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun No. 6273 Kabul Tarihi: 31/1/2012
Çek Kanunu Kabul Edildi, Çekte Hapis Yok
TBMM Genel Kurulunda, Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı kabul edilerek yasalaştı. Yeni Çek Kanunu'na göre, hakkında işlem yapılan kişiye uygulanan adli para cezası (ödenmediğinde hapis cezasına çevriliyor) idari nitelikte bir yaptırım olan çek hesabı açma yasağı olarak belirlendi, daha önce Adli Sicilde tutulan yasaklılık durumuna ilişkin kayıtlar ise Merkez Bankasında tutulacak.
İdari yaptırıma dönüştüren fiiller nedeniyle soruşturma evresinde bulunan dosyalar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığınca, kovuşturma evresinde bulunan dosyalar hakkında mahkemece idari yaptırım kararı verilecek. Yargıtay'da bulunan dosyaların geri gönderildiği mahkemeler duruşmasız karar verecek.
d) Çekin basıldığı tarih
MADDE 2- 5941 sayılı Çek Kanunu 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan "altıyüz" ibareleri "bin" şeklinde ve altıncı fıkrasında yer alan "şikâyette" ibaresi "talepte" şeklinde değiştirilmiş; maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
(9) Çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu sona erer.
İdari yaptırıma dönüştüren fiiller nedeniyle soruşturma evresinde bulunan dosyalar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığınca, kovuşturma evresinde bulunan dosyalar hakkında mahkemece idari yaptırım kararı verilecek. Yargıtay'da bulunan dosyaların geri gönderildiği mahkemeler duruşmasız karar verecek.
31.01.2012 TARİHLİ VE 6273 SAYILI ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
MADDE 1- 14/12/2009 tarihli ve 5941 sayılı Çek Kanununun 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "adlî sicil" ibaresi, "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası" şeklinde değiştirilmiş ve aynı maddenin yedinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.d) Çekin basıldığı tarih
MADDE 2- 5941 sayılı Çek Kanunu 3 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan "altıyüz" ibareleri "bin" şeklinde ve altıncı fıkrasında yer alan "şikâyette" ibaresi "talepte" şeklinde değiştirilmiş; maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
(9) Çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi hâlinde, muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğu sona erer.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)