Yargıtay Kararı; Taahhüdü ihlal Zamanaşımı Kesilmesi

Tazyik hapsi zamanaşımı kesilmesi, taahhüdü ihlal 10 günlük süre zaman aşımı, taahhüdü ihlal yakalanma  teslim olmama zamanaşımının yeniden başlamasıTazyik Hapislerinde (Taahhüdü ihlal) Zamanaşımı Kesilmez. Tazyik hapislerinde 2 yıl olan ceza zamanaşımının yakalanma 10 günlük süre verilerek kişinin salıverilmesi veya denetimli serbestlikten faydalanıp, Yargıtay bozması sonrası denetimli serbestliği yok hükmünde sayılan kişilerin bu işlemler sonucu 2 yıl olan Ceza zamanaşımının kesilmesi 2 yıl sürenin yeniden başlayacağı konusunda uygulamada tereddüt yaratan ve farklı kararlar verilemesine neden olmasından dolayı kanun yararına bozma yoluna gidilmiş ve buna ilişkin Yargıtay Taahhüdü ihlal tazyik hapislerinde zamanaşımının kesilmeyeceği kararı vermiştir.

Denizli 1. İcra Ceza Mahkemesinin 15/02/2011 tarihli ve 2009/1638 esas, 2011/296 sayılı kararını müteakip anılan kararın bihakkın tahliye tarihine kadar infazına ilişkin aynı Mahkemenin 03/05/2013 tarihli ve 2009/1638 esas, 2011/296 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair Denizli 2. İcra Ceza Mahkemesinin 06/05/2013 tarihli ve 2013/420 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 71. maddesinde düzenlenen ceza zamanaşımının kesilmesine ilişkin hususların disiplin hapsi mahiyetinde olan tazyik hapsi için geçerli olmadığı, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 354/2. maddesinde yer alan ceza zamanaşımı süresinin kesilmesine ilişkin başkaca bir yasal düzenlemenin de bulunmadığı gözetilerek itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.

Denizli 2. İcra Ceza Mahkemesinin 06/05/2013 tarihli ve 2013/420 değişik iş sayılı kararının Yargıtay Bozma Kararı Aşağıdadır.


T.C.
Yargıtay
11. Ceza Dairesi

TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y   İ L A M I

Esas No : 2013/17785
Karar No : 2013/14246
Karar Tarihi : 03.10.2013
Tebliğname No :  KYB - 2013/246711

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 11.07.2013 gün ve 2013/11240/44915 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17.07.2013 gün ve 2013/246711 sayılı ihbarnamesi ile;

Borçlunun ödeme şartını ihlali suçundan sanık .....'nin, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair Denizli 1. İcra Ceza Mahkemesinin 15/02/2011 tarihli ve 2009/1638 esas, 2011/296 sayılı kararını müteakip anılan kararın bihakkın tahliye tarihine kadar infazına ilişkin aynı Mahkemenin 03/05/2013 tarihli ve 2009/1638 esas, 2011/296 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair Denizli 2. İcra Ceza Mahkemesinin 06/05/2013 tarihli ve 2013/420 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 45. maddesinde, suç karşılığı uygulanacak yaptırımların, hapis ve adli para cezası olarak belirlendiği, diğer taraftan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 1. maddesinde bu Kanunun amacının, ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olduğunun belirtildiği, bu haliyle 5275 sayılı Kanun'un ceza ve güvenlik tedbirlerine dair hususları kapsamakta olup tazyik hapislerine ilişkin bir hususa yer vermediği, keza Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük'ün 193/4. maddesinde yer alan "Disiplin hapsi ve tazyik hapsi kararları, tekerrüre esas olmaz, koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz ve adli sicil kayıtlarına işlenmez." hükmü ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/11/2006 tarihli ve 2006/16-220-231 sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde,

Disiplin ve tazyik hapsinin bir "hapis" cezası olmadığı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 2. maddesinde tanımlanan "disiplin hapsi" kavramı içinde kaldığının anlaşılmasına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 71. maddesinde düzenlenen ceza zamanaşımının kesilmesine ilişkin hususların disiplin hapsi mahiyetinde olan tazyik hapsi için geçerli olmadığı, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 354/2. maddesinde yer alan ceza zamanaşımı süresinin kesilmesine ilişkin başkaca bir yasal düzenlemenin de bulunmadığı gözetilerek itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:

İncelenen dosya içeriğine göre kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden Denizli 2. İcra Ceza Mahkemesinin 06/05/2013 tarihli ve 2013/420 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan V.                  Üye                      Üye                             Üye                      Üye
M.KILIÇ                  H.UĞUR               M.BUDAK                   Dr.İ.ŞAHİN             H.KESKİN

Kararına Uygundur.
Yz.İşl.Md.


1 yorum: