Sadullah ERGİN Karşılıksız Çek Mağdurları

Sayın Sadullah Ergin, bizler sayıları yüzbinlerle ifade edilen karşılıksız çek mağdurlarıyız..

"Türk Ticaret Kanunu'nun karşılıksız çek ile ilgili hükümleri İsviçre borçlar kanunundan tercume edilerek alınmıştır. 3167 sayili çek kanunu, çek kullanımını yaygınlaştırması gererkirken, Tamamen karşılıksız çek keşidecilerini cezalandırmaya yönelik gayri insani hükümler taşımaktadır.
Bu çek kanunu, temelde Banka ve Ticaret Araştırma Enstitüsünün Tasarısını esas almıştır. Karşılıksız çeke Hapis cezası Türk Hukuk Sistemi açısından bir yüz karasıdır! Kişi hak ve hürriyetlerine aykırı bu uygulama 1 Ocak 2009 tarihinde yeni bir boyut kazanmış, sayıları milyonlara varan çek mağdurları, kanunsuzca yargılanmaya başlamıştır, 2009 yılında çek yasası işlevselliğini yitirmiş fakat, geçersiz olan bu kanun hükümlerine dayanılarak mahkumiyetler verilmeye devam etmekte, tutuklamalar sürmektedir.



http://www.cekmagdurlari.com/2009/07/karsiliksiz-cek-magdurlari-siteye-giris.html

10.304 yorum:

  1. sayın deniz,,,,bu mücadelenin yavaş gitmesi sizin bu tavırlarınızdan kaynaklanmaktdır.

    7 aydır maail ve fax diyorsunuz ne elde ettiniz?

    burhan işcanın bizlere katılması ile mesafe kaydedilmiştir.

    sizler msn sohbetleri ile meşgulsünüz,,bunu ben çok iyi biliyorum.

    buradaki insanlara siz her şeyi yazarsınız,(örnek yukarda,,,hiç kimse laf ebeligi yapmıyor),bir başkası sizin yanlışınızı eleştirirse,,polemik çi ve sabotajcı damgasını vurursunuz.

    yeter artık bu mücadelenin önünde engel olmaktan vazgeçin sayın deniz,,,bırakın insanlar burada yogunlaşsın ve mücadeleye katkı saglasın.

    bu sitenin 20 kişiyi geçememesi sizin anlamsız sansürcü tavırlarınızdan kaymaklanmaktadır.

    YanıtlaSil
  2. arkadaşlar zaman birbirimizi eleştirme zamanı değil birlik zamanı ( geç kalmadan)

    YanıtlaSil
  3. Arkadaşlar,

    İlan fikrimi tekrarlıyorum. Param olsa kendim vericem ama malesef yok.

    Sadece " Çek Mağduru iseniz lütfen www.... sitemizi ziyaret ediniz" gib kısa metin 4 ağustosa kadar yayınlansa

    20-50 kişi değil 1000 kişi gelir.

    Şimdi Pankart yapınca bile "pankart yapacağınıza borcunuzu" ödeyin diyen gerizekalılar çıkıyor , tabi çıkacak onlar zaten bu polemiklerden besleniyor.

    Reklam verince de " Reklam verecek parayı bulanlar borcunu ödesin" diyen gerizekalılar da çıkacak. Çıksın ! onlar bundan besleniyor. Amacına da ulaşıyorlar.Yoksa onlar da herkesin 10-20 TL verip birleşince ancak birşeyler olabilceğini biliyorlar.

    Onların böyle diyeceklerini öngeren arkadaşlarımız KİTLELERE 100.000 LERE ULAŞMAMIZDA TEK ŞANS OLAN GAZETE İLANININ önünü kesiyorlar.

    Noluyor? Hala 20-30 kişiyiz.

    Nooldu? İlan verene kadar borcunu öde diyenler, bizlerin içindeki insanları kullanarak hem de bu arkadaşlarımız kullanıldıkların farkında bile değil , amaçlarına ulaştı.

    Nooldu? İlan verilmedi
    Niye? Bu fikir ya sansürlendi ya engellendi?
    Sonuç : 4 Ağustosta Meclise gidecek Maximum 30 Kişiye Allah kolaylık versin.

    Yine de gelemesek de dua ediyoruz,yanınızdayız.

    Saygılarımla

    2156

    YanıtlaSil
  4. SAYIN 10.58.
    YORUM YAPMADAN ÖNCE İYİ DÜŞÜN . BİR KERE BEN SİTEYE SADECE YAZI YAZIYORUM . SİTENİN YAZILARINA BEN KARIŞMIYORUM . İYİ KONUŞUN, ÇÖZÜN O ZAMAN. BEN NEYE ENGEL OLUYORUMKİ . SİTENİN YORUMLARINI BEN SÜZMÜYORUM BUNUDA BİLİN . BEN SORGULAMALARI ELEŞTİRİYORUM. FİKİR VARDIDA BEN KARŞIMI GELDİM. YAPMAYIN ALLAHAŞKINA .
    BURHAN BEYE BENDE DESTEK VERDİM. AMA ARTIK O BİZLERİ SORGULUYO MÜCADELEDEN VAZGEÇTİ. MAİL VE FAKS ATIYORUM VE TEL AÇIP VEKİLLERE DERDİMİ ANLATIYORUM BAŞKA YAPABİLECEĞİM BİŞİ YOK. BURDA NEDEN YAZI YAZMIYORSUNUZ DİYE SORGULAMIYORUM. ÇOK BİLİYORSAN Bİ ÇABA SARFET SENİDE GÖRELİM İSMİNİ BİLE YAZMAKTAN ACİZ YAZILAN YAZI BENİM İÇİN HİÇ BİR ÖNEM TAŞIMIYOR. BİZ YASAYI MECLİSE GETİREBİLDİK ELİMİZDEN BU GELİYO SEN DAHA FAZLASINI YAP MEYDAN BURDA ANCAK KONUŞMAYI VE ELEŞTİRMEYİ BİLİYORSUNUZ FİKİR YOK . ÇABA YOK,
    ORTADA YOKSUNUZ. ARA BAKALIM DENİZ GÜL DE BENİ TANIMAYAN BİR VEKİL BUL . SAYGI DUYCANA TERBİYESİZLİK YAPIYORSUNUZ. FİKİR YAZIN TARTIŞIN ELEŞTİRİ VEYA SORGULAMA DEĞİL . BAZEN BEN BOŞUNA UĞRAŞTIĞINI DÜŞÜNMEYE BAŞLADIM SAYENİZDE.
    YAZIKLAR OLSUN

    YanıtlaSil
  5. ya gül abla sen onlara ne bakıyorsun
    senı bilen biliyor zaten
    efsane oldun bizim için
    sen bu davanın simgesisin zaten


    hani bir laf varya

    BİRŞEY BİLİYOSAN KONUŞ ALİM SANSINLAR,BİRŞEY BİLMİYORSAN SUS Kİ ADAM SANSINLAR.

    sana laf söliyenlerde bu lafı kafalarına kazısınlar
    biz gül ablanın yaptığının 10 da birini bile yapamadık
    kim alınırsa alınsın
    ben sana sonsuz teşekkürlerimi bir vefa borcu olarak biliyorum
    bugünler gecıncede inan değerini daha iyi anlıcaklar boşver takma kafana

    YanıtlaSil
  6. ARKADASLAR,SITEMIZE VE MUCADELEMIZE BU KADAR EMEGI GECEN BIR KISI HAKKINDA BU KADAR MESNETSIZ YORUM YAPAN KISIYI KINIYORUM.SEBEP NEDIR?BU COK BELLI.SYIN DENIZGUL'un cabaları herkes tarafından bılınıyor.ben sahsen bırebır sahıdım.hos bunları anlatmayada gerek yok ama.YAPILAN COK GEREKSIZ VE ASILSIZ BIR CIKIS OLMUS.

    YanıtlaSil
  7. Deniz hanımın verdiği mücadeleyi bilen biri olarak, eleştiripde boşuna laf ebeliği yapma derim 10.58 deki şahıs

    YanıtlaSil
  8. SEVGİLİ ARKADAŞLAR POLEMİKLER ANCAK BİZE İNSAN KAYBETTİRİR.EVET SİTE SAKİN ÇÜNKÜ HERKESİN İŞİ GÜCÜ VAR. ÇOKLU DA YAZIŞIYORUZ ÇÜNKÜ KARARLAR ALIYORUZ.SİZİNDE BİZE SUNACAĞINIZ FİKİRLERİNİZ VARSA,ADSIZ OLARAK YAZMAYIN VE MSN VERİN SİZLERİDE ÇOKLUYA ALALIM.

    ANKARA ZİYARETİ BİZİM İÇİN ÖNEMLİDİR. HERKESİ DUYARLIĞI OLMAYA ÇAĞIRIYORUM.KÜSENLERİ DARILANLARI TEKRAR BEKLİYORUM.BİZLER İÇİN YAKINLARI İÇİN SEVDİKLERİ İÇİN BURDAKİ DENSİZCE YAZILAN YAZILARA BİR KEZ DAHA KATLANMALARI GEREK DİYE DÜŞÜNÜYORUM.

    BİR TEK KİŞİ KALSAM DA BEN MÜCADELEMİ SÜRDÜRÜCEM.SİZDE GELİN ANKARAYA DESTEK OLUN.BU İŞİ BERABERCE BİTİRELİM.

    TARİH: 4 AĞUSTOS 2009 SALI
    SAAT: 10.00
    YER: TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLAR KONFEREDASYONU (T.E.S.K.) BİNASI ÖNÜ KIZILAY\ANKARA

    İLETİŞİM:
    jenardi_ak@hotmail.com
    0537 979 09 28

    YanıtlaSil
  9. peki o zaman neden 20 kişiyi geçemiyoruz??? neden... peki o zaman neden 20 kişiyi geçemiyoruz???
    neden yeni giren insanlar 3 gün sonra yok oluyorlar??
    neden ayrı bir msn çoklusu oluşturulma geregi duyuluyor???
    neden buradaki insanlar askeri bir komutla,hareket ettiriliyorlar???
    neden bu siteyi sahiplendiler,özellerine geçirip,kendi dogruları yönünde yönetir hale geldiler???
    neden eylemlerde yok lardı???
    neden yeni eylem ve mücadele örneklerine ilgisizler???
    neden kendilerine yapılan eleştirileri hazmedemezken,,kendileri istedikleri zaman istedikleri kişiyi eleştiriyor ve hatta azarlama derecesine varırcasına yazılar yazıyorlar???
    SON OLARAK..ben adsız degilim,7 aydırda diger site ve sonrasında bura dayım,ve her ne düşüyorsa üzerime fazlasıyla yaptıgım kanısındayım.
    adımı yazdıgım zaman da yazım yayınlanmıyor,çünkü gül hanımın direktifleri dogrultusunda ne yazarsam yazayım yayınlanmıyor,bu direktife bizzat ben şahit oldum. (. .)
    -
    Arkadaşım veya her kimsen

    20 kişiyi geçemememizin suçlusu kimdir?
    Deniz, yusuf inan'da 3 kişiyidi, ama arkalarıda (doğru veya yanlış, bunu sorgulamıyorum)inançlı bir kitle vardı, Suçu kendinizde arayın,Mücadele etmek için yeteri kadar inançlımısınız onu sorgulayın..
    Yeni giren kişi 3 gün sonra yok oluyor? Demekki mücadeleye etme inancı yok! Kendileri için, ülkeleri için mücadele etmekten aciz insanlara şevk için üzerimize benzin döküp yakalımmı istiyorsun? O zaman önce sen kendini yak mağdurlarda bir kahraman görsün..
    Neden ayrı msn çoklusuna gelince? Anlık bilgiler, telefon görüşmeleri sebebi ile bu şart, ama senin bunu anlama kapasiten yoktur..

    Neden buradaki insanlar askeri bir komutla,hareket ettiriliyorlar? Burada yapılan eylem duyurusu ve email fax gönderme çağrısıdır isteyen katılır isteyen katılmaz! Bunu askeri komut olarak düşünüyorsan! Anlama kabiliyetin konusunda görüşlerim biraz daha netleşti..
    Siteyi sahiplendiler!
    Neden eylemlerde yoktular?
    Yeni eylemlere ilgisizler?
    Bu sorulara verilecek çok cevabım var ama bu sorulara cevap vermeyi gereksiz bulurum.

    Senin kim olduğun o kadar önemlide değil, önceki sitenin ve buranın bu hale gelmesine sen ve senin gibiler, birde hazır grup var bu gruptan nema istekleri olan kişiler bu hale getirdi..
    Ve bir çok insanımızda onların o oyunlarına kandı..
    Her şeye kanan, her yöne çekilen insanlarımız var..
    Siz ve sizin gibiler yüzünden herkez bu mücadeleden soğudu, gerçekten bu mücadele için didinen, çabalayan, her şeyini ortaya koyan insanlara haksızlık etmemek adına hala burdayım ve olmayaa devam edeceğim, haa ne kadar mücadele ettiğimde tartışılır, ilk günlerin yoğunluğu olmasada mücadele azmimi taşımaktayım..

    Buradaki yorum yayınlama işide benim sorumluluğumda, içeriğini uygun görmezsem yayınlamam.

    YanıtlaSil
  10. ÇOKK ÜZÜLDÜMM ÇOOKK BU TARTIŞMA NEKDAR BOŞŞ KEŞKE BUNU TARTIŞANA KADAR ETKİSİZ İKİ MAİL DAHA ATSAYDINIZ BELKİ İŞE YARARDI ESKİSİNİ SAVUNANANA YENSİNİ SAVUNANADA SÖZÜMM

    YanıtlaSil
  11. sn arkadaşlar

    bu yazı yazan her kimse öncelikle yazdığının yayınlanmaması gerekiyordu...ayrıca burdaki dağılmadan ve bu birlikteliğin bozulmasından eğer birileri nemalanmayı düşünüyorsa bunu unutsun çünkü bu olmaz....evet elbette buraya mailler atılması için duyurular yazılıyor ve bu gayet normal çünkü alt yapısı oluşturulan konuya bu siteyi sadece takip edenlerin hiç olmazsa maille destek vermesini istemekten doğal bişey olamaz...ayrıca buradaki çabalar unutmayalım herkesin kendisi için verdiği çabalardır...yani bişey olursa bu sıkıntıdan eleştiren kişilerde kurtulacaktır ...onun için birinin diğerini yaptığından dolayı suçlama hakkı yoktur...şu gerçek herkes elinden geldiği ölçüde üzerine düşeni yapacaktır ve bunu KENDİSİ için yapacaktır.

    gül hanım buradaki mücadelenin fitilini ateşleyen bir kaç kişiden biridir ve günde 50 vekille bizzat bıkmadan ylmadan konuşmalar yaptığına sn baykalı evinden defalarca aramasına (ki bu zordur)bizzat ben şahidim...onun için bu her eylem zamanına 5 kala bu tartışmaların ortaya atılmasının kasıtl yapıldığına başından beri inanan bir kişi olarak...

    bizlerin bu boş tartışmalara cevap vermeye uğraşmak yerine kişileri hedef alan yazıları ilk zamanlarda olduğu gibi yayınlamamaya özen göstermeliyiz...ve bu mücadeleyi baltalayacak kişilerin uzak olmasını sağlamalıyız...ayrıca buraya farklı isimlerle yazı yazıp bir kaç ağızdan konuşanlar hiç şüphesiz boş ve komplekslikişilerdir bunu da unutmamalıyız..

    my way

    YanıtlaSil
  12. SAYIN GÜL HANFENDİ;
    BU SİTEYE SİZİN YÜREKLİLİĞİNİZ SAYESİNDE KATILDIM. SİZİN VERDİĞİNİZ HABERLERİ TAKİP ETTİM UZUNCA BİR VAKİT. ÇÜNKÜ OZAMANLAR DİĞER BİR MÜCADELENİN DE İÇİNDEYDİM. ŞİMDİ BÜTÜN MÜCADELELERİMİN ORTAK PAYDASI BELLİ.
    SİZİN DE MÜCADELE KUVVET VE KUDRETİNİZ BELLİ. BİRBİRİMİZE DESTEK OLURSAK GALİP GELECEĞİMİZE İNANIYORUM.
    DAHA ÖNCEKİ YAZILARIMDA DA SİZLERLE İLGİLİ TAKDİRLERİMİ GÖREBİLİRSİNİZ.
    HANGİ TARAFTAN VE NE MAKSATLA YAZILDIĞI BELLİ OLAN YAZILARI KENDİNİZE DERT EDİNMEYİN.
    ZİRA ATTIĞINIZ TOHUMLAR YEŞERDİ MEYVE VERİYOR. MEYVE VEREN AĞAÇ TAŞLANIR.
    BU ZAMANA KADAR YAPTIĞINIZ, VE DAHA YAPACAĞINIZA İNANDIĞIM ÇALIŞMALARLA ŞAHSEN BANA ÖRNEK OLDUNUZ. YOL KATETMEMİZDE VESİLE OLDUNUZ. ŞÜKRANLARIMI SUNARIM.
    ÇALIŞMALARINIZA AYNI ŞEVKLE DEVAM ETMENİZİ SAYGILARIMLA DİLER BAŞARILAR DİLERİM.
    SAYGILAR SUNARIM BURHAN İŞCAN

    YanıtlaSil
  13. SEVGİLİ ARKADAŞLAR,

    ÖNCELİKLE SAKİN OLALIM. BENİM ARAMAM KALKMASINA RAĞMEN HALA EMAİL VS.KATKIDA BULUNMAYA ÇALIŞIYORUM. ASLINDA GELİNEN NOKTA SİNİR BOŞALMASI.KİMSENİN SABRI KALMADI. NEYİ PAYLAŞAMIYORUZ Kİ. KİŞİSEL KONULARI BIRAKIP ÖNÜMÜZE BAKALIM. EYVAH DERİZ YOKSA. AMA İŞİŞTEN GEÇMİŞ OLUR. YAPTIKLARIMIZI BOŞ GÖRENLEREDE ÇOK YANILIYORLAR BENCE. BU İŞLER KAMUOYU OLUŞTURMADAN KESİNLİKLE OLMAZZZZ.KAFANIZI BİR TOPLAYIN . HEPİMİZ TECRÜBELİ İNSANLARIZ. EMRE KARDEŞİMİZİN VE DİĞERLERİNİN EMEKLERİNİN HATIRINA BİRAZ DAHA SABIR VE SAKİNLİK LÜTFEN.
    METİN

    YanıtlaSil
  14. KATILIMCILAR;
    Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu / ANKARA
    TÜRKİYE YURT PARTİSİ TÜM TEŞKİLATI
    TÜKETİCİLER BİRLİĞİ DERNEĞİ
    ONURLU VE ŞEREFLİ AVUKATLAR BİRLİĞİ
    Av. Vahit Aykut Ergil
    Av. Rahmi Ofluoğlu
    Av. Gönül Matur

    Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu, Bendevi Palandöken’e evsahipliği için teşekkür ederiz.

    İnsan Hakları Derneği, yapılacak basın duyurusu için ev sahipliği yapacaktır.

    Burhan İŞCAN, kuruluş aşamasındaki Çek Mağdurları Derneği başkanı

    “Çek Mağdurları” http://cek-magdurlari.blogspot.com

    “karşılıksız çek ve yasal düzenlemeler” blog

    VE TABİKİ SİZLER. ONUR HAK VE ÖZGÜRLÜK SAVUNUCULARI

    BEKLİYORUZ

    Buluşma yeri : 04.AĞUSTOS.2009 , saat 10.00
    (TESK)Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu
    Tunus Caddesi No: 4 Bakanlıklar / ANKARA

    Burhan İŞCAN

    YanıtlaSil
  15. Arkadaşlar,
    eleştirilere içinde hakaret olmadığı sürece açık olalım, eleştiri sırasında yeni fikirler gelişebilir. Mücadelemize de katkı sağlayabilir. Biliyorum herkesin sinirleri bozuk ama çare birbirimizi kırmakta değil, birlik olmaktadır. Evet herkes elinden gelini yapıyor. Ankara konusunda aramalar yüzünden katılım az olabilir ama Telefon ve faks desteği ile Ankara'ya gidenleri yalnız bırakmamış oluruz.

    İrfan Yılmaz

    YanıtlaSil
  16. istanbulda sadece mahmutpaşa esnafına sorulsa ne kadar karşılıksız cek var diye korkunç bir çevap alınır
    bu siteden mahmutpaşa esnafı habersizdir haberleri olsa çok destek gelir yarın cumartesi öğlene kadar heryer acık haberlendirmek lazım

    YanıtlaSil
  17. ONURLU VE ŞEREFLİ HALKIMIZA ;

    ONURLARIMIZ VE HAKLARIMIZ İÇİN EYLEM ÇAĞRISI. TÜRK ESNAFINDAN EKMEK VE EMEĞE SAYGI AÇILIMI

    TESK: Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu / ANKARA
    Katılım için TESK, 04.ağustos.2009 , Ankara saat.10:00


    TÜRKİYE CUMHURİYETİ DAYATMALAR CUMHURİYETİ DEĞİLDİR.

    EKMEK TEKNEMİ, İŞİMİ, AŞIMI, TÜTEN OCAĞIMI, BÖLÜNEN YUVAMI. VE ONURUMU GERİ İSTİYORUM

    YOLSUZLUK EKONOMİSİ POLİTİKALARINA VEDE BUNLARI AYAKTA TUTAN DAYATMALARA HAYIR!

    ANAYASAL HAK VE ÖZGÜRLÜKLER UYDURMA ÖZEL YASALARIN DAYATMACI CEZALARIYLA KISITLANAMAZ.!

    ADALETTE KAYIRMACI EŞİTSİZLİKLER OLAMAZ!
    DEVLETTE ERKLER ARASINDA UYUMSUZLUK OLAMAZ!.
    BANKALAR EKONOMİMİZİ TEHDİT EDEMEZ.

    MECLİSİN ÇIKARDIĞI YASALARA KAFA TUTAMAZ.!
    Anayasamızın ve ceza yasamızın suç saymadığı kabahatten dolayı dayatma suçla suçlanarak hapislikle cezalandırıldık. Müsebbibi bankalar yeni çek yasasında sorumluluk almak istememektedirler. Zira; sömürülerinin ve yolsuzluklarının önüne geçilecektir. Global ekonomik krizde Türk Ekonomisi %14 küçülürken ve finans sektörü nünde %12 küçülmesi beklenirken bankalar %11 büyüdüler. Hükümete, Türkiye Cumhuriyeti Yasalarına kafa tutmaktalar.

    NİÇİN?
    KİMLER SAYESİNDE BİZİ SÖMÜRDÜLER?
    GECİKMİŞ ADALET ADALET DEĞİLDİR.
    BİZLER; DEVLET POLİTİKASI ÜRETECEK ÇOĞULCU KATILIMCI DEMOKRASİ VE BU BAĞLAMDA BAĞIMSIZ ÇALIŞTAYLAR İSTİYORUZ.
    SORUNLARIN GİDERİLMESİ İÇİN ACİL ÇALIŞTAY KURULUP NETİCEYE GİDİLMESİNİ BEKLİYORUZ.

    BURHAN İŞCAN

    YanıtlaSil
  18. somut sonuçların ortaya çıkmasında gecikmeler yaşanınca haliye moraller bozuluyor. ama bu işler kolay değil.
    kredi kartı mağdurlarını hatırlayın. kaç yıldır mücadele veriyorlar, hem de kaç ayrı koldan.
    halen de eylem yapıyorlar.
    bu işler kolay değil. sabır, birazcık sabır ve azim...
    2626

    YanıtlaSil
  19. KAPİTALİZMİN,SÖMÜRÜNÜN,DAYATMACILIGIN,HAKSIZLIGIN,YALAKALIGIN,İKİ YÜZLÜLÜGÜN,EGOİZMİN,HOBİNİN,TAKINTININ,EZİLMİŞLİGİN,ANTİREALİZMİN,,,CEBİMİZDEKİ ELİNİ HİÇ GÖRMEYİZ,,BİZ TOPLUM OLARAK HER ZAMAN BAŞIMIZI OKŞAYAN DİGER ELİNİ GÖRÜRÜZ.....

    ÇÜNKÜ SERMAYE TARAFINDAN ALIŞTIRILMIŞIZDIR....

    HER ZAMAN ALKIŞLAYAN OLMUŞUZDUR DOGRU YADA YANLIŞ OLSADA,,,

    KÜRSÜDEN GELEN HER SÖZÜ DOGRU OLARAK ONAYLAMAK ÜZERE PROGRAMLANMIŞIZDIR.

    YANLIŞA YANLIŞ DEMENİN,,ÇOK AYIP VE TEHLİKELİ OLDUGUNA İNANDIRILMIŞIZDIR.

    EKMEK KAVGASINA DEGİL,FUTBOL KAVGASINA ALIŞTIRILMIŞIZDIR.

    BİLİNÇ ALTIMIZA, KAVAL SESİNE YÖNLENMEMİZ YERLEŞTİRİLMİŞİZDİR.

    DAHA REŞİT BİLE OLMAMIŞKEN,BOŞ KONUŞALIM GERÇEKLERİ GÖRMEYELİM DİYE,KAHVE KÜLTÜRÜMÜZ YÜKSELTİLMİŞTİR,


    GÖRÜYORUM Kİ BU KALIPLARDAN KURTULMAMIZ DAHA ÇOK ZAMAN ALACAKTIR.

    YanıtlaSil
  20. İSTANBUL OTOBÜS İÇİN YER VE ZAMAN NE ZAMAN BELLİ OLACAK SN JENARDİ?

    YanıtlaSil
  21. gül abla-burhan abi
    sizler bizim büyüklerimiz ve bu davanın isimleşen temsilcilerisiniz
    eğer burda bır ayıp varsa affetmek şanınızdandır
    unutmayınkı burda herkes yaşca sizlerden küçüktür
    onlara abilik ve ablalık yapmak size yakışıyor
    herkesin moraller sıfır,ama herkes bunun çıkacağını biliyor ama herkes hemen çıkmasını istiyor
    malesef buda bazı sorunlara yol açıyor
    lütfen unutmatın
    BİZİM BİZDEN BAŞKA DOSTUMUZ YOK.....

    YanıtlaSil
  22. sn arkadaşlar

    bu 4 ağustos eyleminde sn hatice hanm eminim çok güzel bir açıklama yapacaktır...inkar edemeyiz ki ilk ankara toplantısında bayanların asıl mağdurlar olarak açıklamaları medyada geniş yer aldı...onun için bu açıklamada bayanların rolü çok büyük olacak....

    onun için sn hatice hanım başta giden bayan arkadaşlara özellikle fırsat verilmesi çok sevindirici...ve sn jenardi bu hassasiyette olacağından olayı çok memnunum...umarım bu toplantı her zaman yükü sırtında taşıyan bayanların açıklamalarıyla gerçek amacına ulaşacaktr...

    bu emekler boşa gitmeyecektir....

    my way

    YanıtlaSil
  23. ARKADASLAR IYIAKSAMLAR...BUGUN SAYIN MUSTAFA OZBEY VE SANATSEVERLER ICIN OLDUKCA KOTU BIR GELISME OLDU.ISTANBUL SANAT MERKEZI SABAHA KARSI SESSIZ SEDASIZ YIKILDI.TABIIKI COK UZUCU DURUMU KINAMAK VE SAYIN OZBEYE OLAN VEFA BORCUMUZU ODEYEBILMEK ICIN PRESSTURK E YORUM BIRAKMANIZI RICA EDIYORUM.BU SADECE SN.OZBEYE DEGIL,ISTANBULA VE ISTANBULLUYA YAPILAN BIR YANLISTIR.DESTEK BEKLIYORUZ.

    YanıtlaSil
  24. Değerli arkadaşlar; değerli site sakinleri. Elebetteki; bende birçok arkadaşım gibi, günlerdir aylardır sitemizi takip etmekteyim. Elbetteki; başka siteleride. Daha önceki yorumlarımda da belirtmiştim ama; bir daha açıklama gereği duymaktayım. Biz bu siteden çok şeyler öğrendik. Öğrendiklerimizi; dilekçelerle, hem kendimiz hemde başkalarına verererek mahkemelere, fakslar; mailler ve mesajlar gönderererek, Sayın Başbakanımızdan; Sayın Milletvekillerimize, Sayın Bakanlarımıza, Sayın tüm Yargı Mensuplarımıza, haklı olan davamızı bildirdik. Henüz sonuca ulaşmış değiliz lakin; hiç birşeyler yapılmadığını söylemek, bence acımasızlık olur. Bunca verilen emeği inkar etmek olur. Bu bakımdan; eylemlere bire bir katılamaıyorsak bile, inandığımız bu davanın yolcuları isek; hiç değilse olmayan tüm imkanlarımızı, biraz daha zorlayarak, bu uğurda bizden daha çok emeği geçmiş olan arkadaşlara; maillerle, fakslarla, mesajlarla, telefonlarla, kontür ve ufacık maddi yardımlarla yardımcı olmaya çalışalım. Çünki yapılan tüm katkılar aynı zamanda kendimiz içindir.Gün kavga; çatışma ve boş tartışmalar günü değildir. Elbetteki; zor bir mücadelenin içerisindeyiz. Elbetteki; imkansızlıklarımızdan dolayı, eksiklerimiz vardır. Lakin; biarzcık düşünürsek, daha bir yıl evveline göre, nekadar yol katettiğimizi görebiliriz. Yılmadan; usanmadan, yorulmuşluğumuza rağmen, son bir gayretle, Allah'ın izniyle hayırlı sonuçlara, hep birlikte. Tüm emeği geçenlere ve hatta eleştiren arkadaşlarıma dahi; en içten sevgi ve saygılarımla, selamlar. Hasan (Barışçı)-Mersin

    YanıtlaSil
  25. Arkadaşlar, Sayın Mustafa ÖZBEY beyefendiye bizde destek olalım bizim davamızda her zaman yanımızdaydı.Bir iki satır yorum kendilerine büyük moral olacaktır.Vereceğiniz desteklerden ötürü şimdi den teşekkür eder iyi akşamlar dilerim.

    YanıtlaSil
  26. Arkadaslar Istanbul sanat evinin sessiz sedasiz yikilmasi cok uzucu bir olaydir..Mustafa Ozbey siz herzaman yanimizdaydiniz, size vefa borcumuz var, size minnettariz.Istanbul sanat evini yikanlari buyuk bir nefret ve ofkeyle kiniyoruz...
    SONU YOK KURTULUSUN ISYANI SECMEDIKCE.....

    YanıtlaSil
  27. PAYLAŞMANIN ANLAMI
    Arkadaşlar merhaba belki içinizde bu hikayeyi duyan olmuştur,bizim durumumuza da kısmi olarak benzemesinden hem moral olsun hem de oluşturduğumuz birlik beraberlik duygularımızı kabartsın,bu duygular içerisinde de hem mücadelemiz güçlensin hem de alınan sonuçlar ışığında acılarımız ve mutluluklarımız paylaşılsın istedim.eğer ki bu düşünceleri içimizde bir adım daha ileriye taşıyabilirsek ne mutlu bizlere..

    İleri derecede hasta iki adam aynı hastane odasındaydılar. Adamlardan birinin her öğleden sonra 1 saatliğine oturmasına izin veriliyordu, ciğerlerindeki suyun süzülmesi için. Bu hastanın yatağı odadaki tek pencerenin tam yanındaydı. Diğer hasta ise hep sırtüstü yatmak zorundaydı. Bu iki hasta saatlerce birbiriyle konuşur, eşlerini, ailelerini, evlerini, işlerini, askerlik anılarını, tatilde gittikleri yerleri anlatırlardı birbirlerine. Pencerenin yanındaki hasta, her öğleden sonra oturmasına izin verdikleri saati diğer hastaya pencereden görebildiklerini anlatarak geçiriyordu. Diğer hasta hep bir sonraki günü iple çekmeye başladı, dışarıdaki renkli ve hareketli dünyayı dinlemek için. Pencere, içinde çok güzel bir göl olan parka bakıyordu. Ördekler ve kuğular gölde yüzerken çocuklar model bot'larını suda yüzdürüyorlardı. Genç asıklar, gökkuşağının tüm renklerindeki çiçeklerin arasında kol kola dolaşıyorlardı. Ulu ağaçlar etrafı süslüyor, uzaktan şehrin silueti görünebiliyordu. Pencere kenarındaki adam bunları muhteşem bir detayla anlatırken, odanın diğer ucunda yatan adam gözlerini kapar ve bu muhteşem manzarayı hayalinde canlandırırdı. Sıcak bir öğleden sonra, pencerenin yanındaki adam geçmekte olan bir şenlik alayını tarif etti. Diğer adam bando seslerini duyamasa bile hayalinde canlandırabiliyordu, pencere kenarındaki adamın tasviriyle. Günler ve haftalar geçti. Bir sabah banyo yaptırmak için su getiren gündüzcü hemşire pencere kenarında yatan hastanın cansız bedeniyle karsılaştı. Uykusunda, huzur içinde ölmüştü. Hüzünlendi, hastane görevlilerini cesedi dışarı taşımaları için çağırdı. Uygun zaman geçtiğine kanaat getirir getirmez, diğer hasta pencerenin kenarındaki yatağa taşınmasının mümkün olup olamayacağını sordu. Hemşire memnuniyetle isteğini yerine getirdi, hastanın rahat olduğundan emin olduktan sonra onu yalnız bıraktı. Yavaşça, duyduğu acıya aldırmadan, bir dirseğine yaslanarak dışarıdaki dünyaya bakmak üzere yatağından doğruldu adam. Sonunda, dışarıyı kendi gözleriyle görme zevkini yaşayabilecekti. Pencereden dışarı bakabilmek için yavaşça dönmeye zorladı kendisini. Pencere, boş bir duvara bakıyordu. Adam hemşireye, vefat eden oda arkadaşının pencerenin dışında görünen harika şeylerden bahsetmesine sebep olan şeyin ne olabileceğini sordu. Hemşirenin cevabı, ölen adamın kör olduğu ve pencerenin önündeki duvarı görmediğiydi. 'Sanırım seni cesaretlendirmek istedi' dedi. "Diğer insanları mutlu etmek çok büyük mutluluk getirir." Kendi durumunuz ne olursa olsun. Paylaşılan dertler yarısı kadar üzüntü verir, paylaşılan mutluluklar ise İki katı artar. Kendinizi zengin hissetmek istiyorsanız, sahip olduğunuz ve paranın satın alamayacağı her şeyi paylaşın.bugün bize bir hediyedir.
    Eğer ki bizler gerçek anlamda birlik ve beraberlik içinde olursak açacağımız pencere duvara bakmayacaktır.

    YanıtlaSil
  28. Arkadaşlar,
    İstanbul gösteri merkezinin yıkılmasıyla ilgili prestürk ve diğer haberlere yorum yazıyor ve yazmaya devam ediyorum. Sayın Özbey hep yanımızdaydı. Şimdi sıra bizde hadi destek olalım
    saygılarımla
    M.K.

    YanıtlaSil
  29. Degerli arkadaslar,eger hukumet yasa çıkarsaydı bankalar dinlerdi .. bende magdurum.bu hukumumetimizin utançlıgılir, hani avrupa birligine gidecez diyorlar ama bizleride ekonomik durumdan hapise atıyorlar, bucok buyuk bir saçmalık ...işine gelen yasalar çıkartıyor işine gelmeyen yasayı çıkartmıyor, hukumete sesleniyorum saltanat fazla surmez o koltuklar kimseye kalmadı sizlere kalsın ..lutfen sizden ricam bir an once çek hapisini kaldırın... saygılarımla .. bide çekmagdurlarına sesleniyorum avrupa insan haklari kurumuna dilekçe yazın bizleri turk hukumeti ekonomik yonden hapise atıyorlar diye..

    YanıtlaSil
  30. ANKARA TOPLANTISINDA HATİCE HANIM KONUŞMA YAPMAYACAKSA GELMEYİ DÜŞÜNMÜYORUM.KONUŞANLARA YETERİNCE SÖZ HAKKI VERİLDİ. KONUŞMAYANLAR KONUŞŞSUN.HERKESİN EMEĞİ VAR BU İŞTE.

    YanıtlaSil
  31. Ey insan oğlu al sana ibret.
    Dünyada kargaşa ve dehşet.
    Güçlüden yana hukuk adalet.
    Yaşamaktan bile korkuyorum.

    Döneceğiz elbet geldiğimiz yere.
    El insaf kalmamış batıyoruz vere.
    Amansız hastalık mevki makam para.
    Hakkım olandan bile korkuyorum.

    İnsan kendini sahipsiz sanıyor.
    Dünya meşakkatıyla avunuyor.
    Minareye bile kılıf uyduruyor.
    Hakka kul olandan bile korkuyorum.

    YanıtlaSil
  32. her derdin bir çaresi vardır tek ölüme çare yoktur demişler büyüklerimiz.yaşadığımız sorunlara çare yok mu elbette var şöyle bir düşünelim arkadaşlar 1985 ten beri uygulanmış bir kanun hep eleştirilmiş devlet büyüklerince tasvip edilmemiş ama hep arkasında hapis cezası olarak bugünlere kadar gelmiş.peki bizden 5 sene öncesi bir kitle çıksa idi ortaya bir kararlı birlik çıksa idi bu kanun şimdi uygulanırmıydı ? cevabı kendi takdirlerinize bırakıyorum..peki şimdi biz çıksak ortaya desek ki sayın devlet büyükleri bunu yapmayın bu bir hatadır bizler yaşadık,hala yaşıyoruz acılarını tamam bizi af istiyor zannediyorsanız affetmeyin mevcut cezalara devam edin ama bu haksızlığı durdurun biz buna müsaade edemeyiz biz burda kendi çıkarlarımız için değil bizden sonra kimse bu acıyı yaşamasın diye burdayız ve bu kanun için her türlü demokratik çerçeve içerisinde mücadele vereceğiz ve inanıyoruz ki siz bu kanunu hapis cezası ile çıkartırsanız kaybeden taraf olacaksınız desek.kararlılığımızı göstersek mücadelemizi güçlendirsek siyasi,sosyal,ekonomik durumları da hedefimize alıp bu meseleyi ülke meselesi haline taşıyacağız desek ne olur ? bununda cevabını sizin takdirlerinize bırakıyorum.Ne yaparsak yapalım ne düşünürsek düşünelim bu davada kişisel girişimlerle bir sonuç alamayacağımıza eminim bu nedenle ilk önce sağlam temeller üzerine kurulu bir gönül birlikteliği sağlamamız en önemli bir başlangıç olacaktır.eğer ki bu birliktelik sağlanamaz ise buralarda yazışmak yorumlar okumakta ileride anlamsız kalacaktır..birlikten kuvvet doğar sözü bu günler için söylenmiş çok güzel bir sözdür....

    YanıtlaSil
  33. anlatılanları bizimle paylaşma imkanınız var mı Burhan Abi..
    saygıdeğer kardeşlerim bu duyumlar kadir arkadaşın duyumları. kendisi benim bir çok eylemimde bulundu. izmirde oturuyor. deniz gül hanım gibi telefon trafiği ile bir çok detaya vakıf olmuştur.
    bana gelince; bu arkadaşın bahsettikleri bütün duyguları zaten sizlerle paylaştım. meclis 4-20 ağustos arası açık tutulup gece dahi mesai yapılacak. bu tarihler bizim için çok ama çok önemli. BENİM GÖREVİM KIŞKIRTMAK.
    KIŞKIRTMAK ; KİMİ NİYE NİÇİN ?
    bizim mutlaka bir muhattaba ihtiyacımız var. yani birilerinin bizi dikkate alıp bizle diyoloğa geçmesine ihtiyacımız var. bu takdirde istediklerimizi alırız. tek tarafın keyfiyetine işi bırakmanın neticesi malümdür.
    bu yüzden KIŞKIRTMAK DİKKAT ÇEKMEK ADINA NE GEREKİYORSA YAPIYORUM.
    DERNEKLER VE PARTİLER BENİMLE YAVAŞ YAVAŞ TEMASA GEÇİYORSA BUNDA NE KADAR BAŞARILI OLUYORUM SİZ KARAR VERİN.
    FAKAT ESAS SANSASYONEL VE VURUCU KIŞKIRTMAYI HEPİMİZİN BİRLİKTELİĞİYLE YAPABİLİRİZ.
    4. AĞUSTOS BU YÜZDEN ÇOK CİDDİ ÖNEM ARZEDİYOR.
    BAŞKANLIK SEÇİMİDE KÜRSİYE ÇIKAN HER MİLLETVEKİLİ BİR AN BİLE OLSA BİZDEN BAHSETMELİ.
    BANKALARA ÇATMAMIZDAN, SİYASİLERE SATAŞMAMIZDAN V.S.
    AMA MUTLAKA KÜRSÜDE BİZ OLMALIYIZ. BİLMEM ANLATABİLDİMMİ
    YANİ BU BİR STRATEJİ SAVAŞIDIR.
    BU SAVAŞ DOSTA DÜŞMANA ÖRNEK OLMALIDIR.
    BU SAVAŞ SİYASİLERE HALKA HİZMETİ HATIRLATMALI DAYATMALARIN AKAMETİNİ GÖSTERMELİDİR.
    SAYGILARIMLA

    YanıtlaSil
  34. • 4 ağustosta bende varım. Fakaaaat.
    Yine beraberlik olmazsa, yine mazeretlerin arkasına sığınılırsa;
    bilinizki!
    bu işin 5, 6, 7 ağustos ve sonrası var.
    Tek başıma katılacağım tv programları da var.
    Ve ben yolsuzluk ekonomisi politikalarının baş düşmanıyım.
    Bu ne demek. bu politikalara müsamahakar olanların da.
    Nasrettin Hoca’nın Timur’un Filleri fıkrasıda var.
    DEMEK OLUYOR Kİ BU BİR TEHDİTTİR.
    “GÖRECEĞİZ AB-I HAYAT AKTIĞIN EJDERHADAN.
    SAYGILAR

    YanıtlaSil
  35. • BURHAN İŞCAN
    Ağustos 1, 2009, 11:16 am üzerinde
    KONFÜÇYUS DOKTİRİNİNİ DÜŞÜNEREK YAPMIŞTIR.
    ÖYLEYSE LÜTFEN DÜŞÜNÜNÜZ. DÜŞÜNELİM VE SONUCA BERABER GİDELİM.
    “Konfucyus
    Temmuz 31, 2009, 9:04 pm üzerinde
    çek te hapis cezasını kaldıracak parti Ak Partidir. çünkü iktidarda ve uzun bir sürede kalacak gibi. ama gördüğüm kadarıyla bu konuda çalışan arkadaşlar olayı Ak parti düşmanlığına dönüştürme noktasına gelmiş durumda. cumhuriyet mitinglerinin devamı felan nedir bu arkadaşlar. hukuki bir mücadele vermeliyiz siyasi değil. olayı siyasi boyutlara çekmeyiniz. aksi takdirde korkarım iyice ters tepki yapıcak.
    Ak parti çekte hapisi kaldırmıyorsa eleştirelim ama.
    - VATANDAŞ UYUMA CUMHURİYETİN TEHDİT ALTINDA
    - ASKERİN ONURU VE ŞEREFİYLE OYNANAMAZ
    - VATAN TOPRAKLARI SATILAMAZ! SATILIP GEMİCİKLER ALINAMAZ . bunların konumuzla alakası nedir. kimse bu platformda siyaset yapmasın. hedefi saptırmasın. bizim derdimiz çek yasasıdır. ÇEK YASASININ ADİL OLARAK ÇIKMASI İÇİN İLGİLİLERE BASKI YAPALIM SESİMİZİ DUYURALIM. Bu tür muhalefetleri ilgili platformalarda yapalım. burada değil.”
    “Polemiğe girmek istemiyorum;Saygıdeğer Burhan işcan beyfendiye burdan slmlarımı yolluyorum.bizler için çok çabaladılar.ancak EZBERDE ISRAR sözleri ile bizleri suçlayarak,kendisi ezberlerini maalesef bozamadı.mağduriyetlerden çok bankalara yüklendi.ve maalesef,kredi musluğu ile dönen haber kanallarında yer alamadık.keşke grup kararlarına, insanların fikirlerine birazcık olsun yer verip, aramızda olabilseydi.ben yine burdan burhan işcan a teşekkür ediyorum.yolu açık olsun.
    Korkularınız nedendir bilemiyorum.biz metris cezaevinde bulunduk,ümraniye cezaevinde bulunduk..ankaraya 2 kez organizasyon yaptık..ama gördüğünüz gibi hiçbirşey olmadı.Bugun polisten korkanlar bilmezler mi yarın çek kanunundan gardiyanlar arasında olacaklar…korkulacak hiçbirşey yok sayın arkadaşlar.bizler hakkımızı anayasal çercevede arıyoruz.basın bildirilerimizi okuyup,eyleme karışmadan olaysız bir şekilde dağılıyoruz.”
    iletişim: jenardi_ak@hotmail.com
    ayhan
    Temmuz 31, 2009, 4:42 pm üzerinde
    selamlar sayın ofluoğlu, izninizle bir şey sormak istiyorum.Herhangi bir tacir yada şirket battığı zaman,çekler yada diğer ekonomik taahütler veya sözleşmekerde hapis,icra,sicilin bozulması gibi yaptırımlar gündeme gelir ve uygulanır.Peki devletin yönetiminde söz sahibi olanlar ülkeyi batacak duruma getirirse ;yanlış siyasi , ekonomik ,kültürel,sosyal,hukuki ve vs. hatalar yaparlarsa onlar için acaba nasıl bir yaptırım var Bu konuda bizi aydınlatır mısınız hocam?
    Rahmi Ofluoglu
    Temmuz 31, 2009, 5:06 pm üzerinde
    Onların sorumluluğu siyasaldır ve hesabını halk sormalıdır.
    Kavramları ezberlerle sürdürmek mantık ve birlikteliği bana ters geliyor. Temmuz 21, 2009
    Sevgili Burhan abinin son günlerdeki duruma ilişkin değerlendirmesini yayınlıyorum. Öncelikle şunu söylemeliyim. Burhan beye, bu blog üzerinde pek çok eleştiri yapmışızdır. Fakat niyetine, dürüstlüğüne ve YAPTIKLARINA saygımız büyüktür. Kendi oğlumu çekinmeden eylemlere(ADMİN)

    YanıtlaSil
  36. SAYGIDEĞER DOSTLARIM;
    Kısıtlı imkanlarımın olması ve bana sağlanan itnternet imkanından kısıtlı faydalanmak yazılarımın uzun olmasına sebep olmaktadır.
    GERÇEKLER AYRINTILARDA GİZLİDİR. Yazılarımın uzunluğu okunmamasını sağlamakta bunu bende biliyorum. Lakin başka çarem yok.
    Uzun yazıların içindeki gerçeği yansıtan ayrıntılar bu yüzden güme gitmektedir
    NEDİR BU AYRINTILAR;
    1-HİÇBİR PARTİNİN FANATİĞİ DEĞİLİM DOLAYISIYLA HİÇ BİR PARTİNİN DE PROPAGANDASINI YAPAMAM, YAPMAM.
    2-YUKARDA İSMİ BELLİ OLAN GENÇ ARKADAŞ HAKİKATEN HEYECANLIDIR. MAALLESEF HEYECANINA YENİLMEKTEDİR.
    ÇÜNKÜ BİR ÇOK DEFALAR YANIMDA OLMUŞ BİRİNCİ AĞIZLARDAN KONUŞULANLARI DİNLEMİŞTİ (HEYECANDAN DİNLEMEMİŞ)
    ÇÜNKÜ LOBİ OLUŞTURMA FİKRİNİ VE NEYE KARŞI LOBİ OLUŞTURULACAĞINI BAŞTA BİLMESİ GEREKEN KİŞİLERDENDİR.
    METRİS İÇİN, ÜMRANİYE İÇİN ORGANİZÖTÖRLÜK YAPTIĞINI ZANNEDEN BU KİŞİ ORAYA GELENLERİ KENDİNİN GETİRTTİĞİNİ İDDİA ETMEKTEDİR.
    EĞER BÖYLE OLSAYDI EN AZ 300-500 KİŞİLİK GURUP OLUŞMUŞ OLACAKTI.
    BU KİŞİ METRİS ÖNÜNDE BANA ABİ POLİSTEN İZİN ALMAK GEREKİYORMUŞ. ALMAZSAK BAŞIMIZ BELEYA GİRER DİYENLERDENDİR. NİÇİN UNUTMUŞTUR.
    ANKARADA 29 HAZİRANDA GÜVEN PARKTADA POLİSTEN ÇEKİNENLER VE İHADER TEMSİLCİLERİNİ KOVALAYANLAR KİMDİR.
    POLİS BENİM EYLEMLERİMDE KAÇ KİŞİYİ TUTUKLAMIŞ, DÖVMÜŞ VEYA UFACIK BİR RAHATSIZLIK VERMİŞTİR.
    İHADERİN ANKARADA VE METRİSTE YANIMIZDA OLACAĞI HABERİ ÖNCE POLİSİN TEDBİR ALACAĞIZ DİKKATİNİ VE DOLAYISIYLA BASININ DİKKATİNİ ÇEKMİŞTİR.
    İLK BASINLA TANIŞIKLIĞIMIZDA 23 HAZİRANDA MECLİSTE OLMUŞTUR. SAYIN OFLUOĞLU BUNA TANIKTIR. DİĞER ARKADAŞLARDA. SAYIN KILIÇDAROĞLUNU VE SAYIN VURALI BASIN ÖNÜNDE AÇIKLAMAYA İKNA EDEBİLMEK İÇİN UYDURDUĞUM “SAHTE BAŞKANLIK VE SAHTE DERNEKLE” BUNA MUKTEDİR OLABİLDİK.
    (Bakınız)
    Temmuz 31, 2009
    ÇEK KANUNU TASARISI MEÇHÜL BİR TARİHE ERTELENEBİLİR
    KARŞILIKSIZ ÇEK EYLEMİ, NEREDEN NEREYE? ÇEK KANUNU TASARISI MEÇHÜL BİR TARİHE ERTELENEBİLİR
    Değil Ağustos ayında Ekimden sonra da çözümün garantisi yoktur. Bu nedenlerle bireysel hareketler yerine bir an önce örgütlenerek eylemi toplumsal hale getirmek gerekiyor, yoksa eylemlere katılan 20, 25 kişi de inancını yitirtecektir. İnsanlar şimdiye kadar hareketin arkasında ciddi bir örgütlenmenin olduğunu sanıyorlardı, ancak şapka düştü kel göründü, artık ciddi olunmalı çözüm isteniyorsa.(AV. RAHMİ OFLUOĞLU BLOG)

    YanıtlaSil
  37. 3-ÇEK YASASI 2003 YILINDA DEĞİŞMİŞ BİR YASADIR. BU ZAMANA KADARKİ SÜRECİ YİNE BİR YAZIMDA UZUN UZUN YAZDIM.
    SAYIN KONFÜÇYUS DOSTUM SİZDE ÖNCE BU YAZIYI OKUYUN LÜTFEN.
    ZİRA ÖVDÜĞÜNÜZ İKTİDAR 2002 YILINDA İKTİDAR OLMUŞTUR. 2001 YILINDA ANAYASANIN 38. MD. Sİ DEĞİŞMİŞ VE MALUM FIRKA EKLENMİŞTİR.
    2003 YILINDA ÇEK YASASI HEM 2001 KRİZİNİ YARALARINI SARMAK VEDE AVRUPA BİRLİĞİNİN UYUM YASALARINA UYMAK BAKIMINDAN DEĞİŞTİRİLMİŞTİR. NASIL? (bakınız)
    (. ÇEK YASASI İŞLEYEN SÜREÇ GELİNEN SON NOKTA VE MUHTEMEL SÜREÇ)
    4814 NOLU YASAYLA . BU YASADA SÖZDE ÇEKTE HAPİSLİK KALDIRILMIŞTIR. NİÇİN AVRUPA BİRLİĞİNİ KANDIRMAK İÇİN. NASIL? CEZACI DOKTİRİNDEN VAZGEÇİLMEMİŞ HAPİSLİK DOLAYLI YOLDAN GETİRİLMİŞTİR.
    SAYGIDEĞER DOSTLARIM;
    BURHAN İŞCAN DEMİŞTİRKİ; (BU FİKRİMİ HÜKÜMETEDE DEFALARCA BELİRTTİM. YAZILI OLARAK VE YAZILI CEVABIMI DA ALDIM)
    YASALARDA CAYDIRICILIK HUSUSU OLMASI GEREKİR. LAKİN ISLAH FAKTÖRÜDE GEREKİR. 1985 SENESİNDEN BU YANA UYGULAMALARDA ISLAH FAKTÖRÜ GÖZETİLMEDİĞİ İÇİN ÖNE SÜRÜLEN TEORİLER BATMIŞTIR.
    ÇEKİN TEMİNATININ HAPİSLİK OLMASI, CEZANIN HEM TEMİNAT HEMDE CAYDIRICILIKTA SAĞLAMLIĞI TEORİLERİ İFLAS ETMİŞTİR.
    ISLAH FAKTÖRÜNÜ YARGITAY BAŞKANI AÇIKLAMIŞTIR. “İLERİ TARİHLİ ÇEK UYGULAMASINA CEVAZ VERİLEMEZ. YANLIŞ YANLIŞLA TELAFİ EDİLEMEZ”.
    BU KADAR AÇIK.
    BU DEMEKTİR Kİ; BU ANLAMDA ÇEK VEREN KEŞİDECİ SUÇSUZDUR. YADA TERSİNE GİDERSEK. OLMAYAN FAKAT MUHTEMEL KIREDİYİ KULLANAN HER TÜCCAR SUÇLUDUR.
    ŞİMDİ BAKIYORUZ İKTİDARA. NE YAPIYORLAR HAKKI KÖYLÜ YASASI. YANLIŞI SÜRDÜRMEK. 7 SENELİK İKTİDAR BUNU MU UYGUN GÖRMÜŞTÜR.
    EVET ÖYLE OLMASI GEREKİR DİYENLERE CEVABIM AZİZ NESİNLİKTİR.
    “çek te hapis cezasını kaldıracak parti Ak Partidir.”
    2003 DE NİYE YAPMAMIŞTIR. 2005 TE YENİ CEZA YASASINI AVRUPA BİRLİĞİ DAYATMASI OLARAK ÇIKARDILAR. NİYE 2005 VEYA 2006 VEYE VEYA 2008 SONUNA KADAR ÇIKARMADILAR.
    “ hukuki bir mücadele vermeliyiz siyasi değil.” NASIL HUKUKİ MÜCADELE VERİLİR?
    BİZ HUKUK DIŞI BİR ŞEY Mİ YAPIYORUZ?
    TERÖR ÖRGÜTÜ FALAN MIYIZ?
    “Peki devletin yönetiminde söz sahibi olanlar ülkeyi batacak duruma getirirse ;yanlış siyasi , ekonomik ,kültürel,sosyal,hukuki ve vs. hatalar yaparlarsa onlar için acaba nasıl bir yaptırım var Bu konuda bizi aydınlatır mısınız hocam?”
    Rahmi Ofluoglu
    Temmuz 31, 2009, 5:06 pm üzerinde
    Onların sorumluluğu siyasaldır ve hesabını halk sormalıdır.

    YanıtlaSil
  38. HESABI HALK SORMALIDIR DOSTUM. BU GÜNE KADAR BU HALKIN BU HAKKINI KULLANMAMASI “YOLSUZLUK EKONOMİSİ POLİTİKALARINI” VE “İMTİYAZLI SINIF OLMA MÜCADELELERİNİ” DOĞURMUŞTUR.
    ÇEK MAĞDURLUĞU BU OLUŞUMUN MAĞDURLUĞUDUR.
    GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ DOSTLARIM. BU MÜCADELENİN KAZANILMASI İÇİN BİRLİKTELİK, BİRLİK GÜCÜ ESASTIR. BİLİNÇLİ OLMAK VE EZBERLERE DAYANMAMAK GEREKİR. SORUNU TAM MANASIYLA BİLMEK GEREKİR.
    ZİRA ÇIKTIĞINIZ BİR TELEVİZYON PROGRAMINDA SİZE ÖYLE BİR SORU YÖNETİRLER TEK KELİMEYLE BATARSINIZ.
    BURHAN İŞCAN İKTİDARA ÇATAR.
    ÇÜNKÜ İKTİDARLAR NE KÜRESEL SEÇKİNLERİN NEDE YEREL SEÇKİNLERİN İKTİDARIDIR. İKTİDARLAR BU SEÇKİNLERLE HALK ARASINDA KÖPRÜ KURUP, BARIŞTIRIP HALKIN ARZULARINI ÖN PLANA ÇIKARIP HALKI MEMNUN ETMEK İÇİNDİR.
    BURHAN İŞCAN BANKALARA ÇATAR
    ÇÜNKÜ BANKALAR HAZIRLADIKLARI TUZAĞIN BOZULMASINI İSTEMEMEKTEDİRLER. SÖMÜRÜYE DEVAM. YASADA SORUMLULUK ALMALARI ONLARA NE KAYBETTİRİR VEYA NE KAZANDIRIR. BUNU İYİCE İNCELEMEK İÇİN TÜKETİCİLER BİRLİĞİNİN ÇALIŞMALARINA BAKMAK LAZIMDIR.
    BURHAN İŞCAN YARGITAYA YÜKSEK YARGIYA ÇATAR.
    DEVLETTE ERKLER ARASI UYUM ŞARTTIR. BU UYMSUZLUĞUN SEBEBİ SALT İKTİDAR DEĞİLDİR. YARGITAY BAŞKANI AYRI KONUŞUP, 10.CEZA DAİRESİ BAŞKA KONUŞAMAZ. SEBEPLERİNİN DE MADURU ÇEK MAĞDURU HİÇ OLAMAZ.
    - VATANDAŞ UYUMA CUMHURİYETİN TEHDİT ALTINDA
    - ASKERİN ONURU VE ŞEREFİYLE OYNANAMAZ
    - VATAN TOPRAKLARI SATILAMAZ! SATILIP GEMİCİKLER ALINAMAZ
    KONUYLA İLGİSİNİ DEFALARCA ANLATTIYDIM. ŞİMDİ YİNE ANLATABİLDİMMİ ACABA?
    “demokratik iktidarların iktidar oldukları ilk gün yapması gereken şey gizli anlaşmaları açıklamaktır
    bize öğretilen kültürse her türlü dalaveranın mübah olduğudur
    zenginliklerimiz gizli anlaşmalarla birilerine peşkeş çekilir ruhumuz duymaz
    adil çek yasası yerine ekonomik öncelikler konur hoş görürüz
    demokrasi talebi hiçbir zaman iktidardakilerden gelmez
    demokrasi talebi tarih boyunca mağdurlardan gelmiştir
    mağdurların ortaya koyduğu mücadele düzeyi demokrasinin niteliğini belirleyen tek unsurdur”
    “insanlarımız politika yapmayalım bizim işimiz çek mağdurluğumuzun giderilmesidir diyorlar
    bir bakış açımız olayları değerlendirme felsefemiz yoksa nasıl mücadele edeceğiz
    çıkacak bir af adil bir çek yasası olmadıkça mağduriyetlerimizi nasıl giderecek”
    biz sadece mevcut durumumuzdan kurtulmak içinmi uğraşmalıyız
    ”böyle düşünüyorsak demokrasi ve insan hakları için çekle hiç ilgisi olmayan insanlardan niçin yardım istiyoruz
    çekle hiç ilgisi olmayan admin in blogunda ne işimiz var
    bilmem anlatabildimmi sevgili ab”
    “bana göre burhan beyin yaptığı en önemli şey bu tartışmaların önünü açmasıdır”
    (ACİL DEMOKRASİ)
    SAYGILARIMLA BURHAN İŞCAN
    ÇEK MAĞDURLARI BİRLEŞİM BAŞKANI

    YanıtlaSil
  39. İSTEMEDE SAMİMİYETE BAĞLI;

    Avrupa Birliği’ne girmek istiyoruz. Başı kim çekiyor. İktidar partisi.
    PEKİ AMA SAMİMİ Mİ?
    İktidarların iktidara geliş sebebi halk iktidarı olmaktır. Yani HALK SEÇKİNİ OLMAKTIR.
    İktidara nasıl gelinir. KÜRESEL SEÇKİNLERİN, YEREL SEÇKİNLERLE İTTİFAKI İLE.
    Sonuçta NE OLUR?
    İktidarlar ;
    1-Ya tek olarak KÜRESEL SEÇKİNLERİN emrinde hareket ederler. YEREL SEÇKİNLERE VE HALKA TERS DÜŞERLER
    2-Ya hem KÜRESEL SEÇKİNLERİN, hem YERLİ SEÇKİNLERİN emrinde olur HALKA da İŞİ BİLECEN İŞE GİTMEYECEN SORANA İŞE GİDİYORUM kabilinden YOLSUZLUK EKONOMİSİ POLİTİKALARI nı dayatmalarla uygulayacaksın.
    3-YA SADECE SALT HALK İKTİDARI OLURLAR
    4-Ya da KÜRESEL VE YEREL SEÇKİNLERLE ANLAŞIP, HALK İKTİDARI OLMAK İÇİN ORTAK PAYDADA KÖPRÜ OLURLAR.
    Günümüz dünyasında 4. seçenek geçerlidir.
    Gazeteci yazar Yiğit Bulut bu hususa bir yazısında değinmiş ve şu sözlerle yazısını bitirmiştir.
    Kavramların “tespiti” ve yukarıdaki çıkarımlar sonrası bugünün Türkiye’sine baktığımda; son 7 yıldır hükümet edenler açısından çok önemli bir soru ortaya çıkıyor: Seçkinler iktidarına hizmet etmek için iktidar seçkini mi olacaklar yoksa iktidar seçkini olmayı kabul etmeyip, “gerçek bir halk iktidarı” tesis etmek için mi çalışacaklar?)
    (“Seçkinler mi iktidar da” yoksa “iktidardakiler mi seçkinleşiyor” noktalarında “sentezi” sizlere bırakıyorum ve AKP’ye bir kez daha sesleniyorum; “yerel ve küresel seçkinlere açtığınız veya açmış göründüğünüz” savaştan vazgeçerseniz; BU HALK SİZİ UNUTUR !

    SON SÖZ : “Seçkinler iktidarına hizmet etmek veya iktidar seçkini olmak” Türk Halkının yararına değil…Sistemle “dalaşmaya” başlayan AKP “bundan asla geri adım atmamalı” ve “seçkinler iktidarı” bitene kadar bu “savaş “devam etmeli ! Teslim olursa; sonu olur !)
    ŞİMDİ SORU; AKP HANGİ ŞIKDADIR?

    TUSİAD neden bu kadar istekli?
    Bugün nasıl "Ceyhan'daki rafineriye petrol taşıma hayali ile Kuzey Irak'ta konuşlanıp, açılım yapalım" diyorlarsa, Osmanlı'dada durum farklı değildi !

    O dönemin "aydınları" ve "yabancılar ile çıkar ilişkisi içinde olanları" Osmanlı'yı "hep yanlış yöne sevk ettiler"...

    Osmanlı "Kırım Savaşı" için kaynak arayışı içindeyken Amerika'da "petrol çıkarılması ile ilgili" sondaj çalışmaları başlamıştı. Amerika'da "bugün gördüğümüz" petrol şirketlerinin "atası" olan Standart Oil kurulurken Osmanlı İmparatorluğu "dünyanın en zengin petrol rezervlerine" sahipti ama haberi olmadığı için 1854-1875 arasında "18 dış borçlanma yaptı." Bugün Irak ve Kuzey Irak başlıkları altında "tartıştığımız" bölgeler, o dönemde "sadece petrol için" İngilizler tarafından yapılan her türlü oyunla "Osmanlı'dan alınmaya" çalışılıyordu. O gün "hangi amaçla" o topraklara ilgi duydularsa bugün de orada "aynı amaçla" bulunuyorlar. Temiz duygular ile "Yabancılar Kürtler için üzülüyor" diyenlere duyurulur...

    Yerel ve küresel sermayenin ve kullandığı "askeri-endüstriyel" kompleksin tek bir derdi vardır, gerisi tamamen yalandır: Para... para... para...

    YanıtlaSil
  40. Şimdi birileri neden bu kadar istekli anladınız mı !! (haberturk.com)
    Merkez Bankası ve Hükümet’e sesleniyorum...
    Size bir soru sorarak başlamak istiyorum; bir ülkede Hükümet ve Devlet’in Kurumları neden vardır?

    Amaç; o ülkede yaşayan halkın “güveni, refahı, mutluluğuna” hizmet etmek, ona karşı girişilen her türlü “hukuki gayri hukuki” çabaya karşı durmak değil midir? Peki o zaman aşağıdaki satırları “birlikte okuyalım ve sonra” soracağım sorulara cevap arayalım;

    1- Bir ülke dünya üzerindeki en yüksek nominal faizi ödüyor ve düşen kurla birlikte “içeriden-dışarıdan” bozulan dolarlar; “yıllık yüzde 35 ile 42” dolar bazında getiri sağlıyorsa,

    2- Sıcak paranın sağladığı getiri, bir ülkenin “vatandaşına harcanması gereken sağlık, eğitim, savunma, yatırım” harcamalarından kesilerek “aktarılıyorsa”,

    3- Konsolide bütçe rakamlarının neredeyse yarısı “sıcakçılara” sunuluyorsa,

    4- Sıcak para “finansal sonuçları” değiştiriyor, ama arkasında “makro dengeler” tarihte görülmemiş seviyelerde “bozulma” gösteriyorsa,

    5- Ülkenin “reel sektör” kuruluşları, bankaları, telekomünikasyon şirketleri, limanları, yer altı kaynakları kontrolsüz “özelleştirme” politikası sonucu “yabancıların kontrolüne” geçiyorsa,

    6- Sıcak paranın yarattığı sonuçlar “makro ekonomik bozuklukların” kısa vadede algılanmasına izin vermiyor, orta ve uzun vadeli “enkazın” sorgulanmasını engelliyorsa,

    7- Ve en önemlisi “daha önce yaratılan finansal kriz” döneminde gönderilen “sıcakçıların Derviş’inin” kurduğu sistemde, “dolar kurunun kontrolü” dışarıdan gelen “para” eline geçmiş ve “giren para”; “kura basarak” kârını katlama şansını “elde etmişse”. O ülke “kontrol alına” alınmış ve “Halkın her sektörde çalışarak” yarattığı “katma değer”, sıcak para tarafından “finansal pozisyonlar” aracılığıyla transfer edilebilir hale gelmiştir...

    Sonuç 1: 2003-2007 arasında “yüksek petrol fiyatı” sonucu her yere para yağarken; “bizim Merkez Bankası” faizi “dünyada olmayan bir yerde” tutarak ülkenin kaynaklarını “gereksiz yere birilerine transfer” etti...

    Sonuç 2: Euro-dolar paritesindeki gelişmeler ve “dünya sermaye piyasalarının” hâlâ “kritik sınırları” aşağı geçmemesi gibi “gerçekler” Merkez Bankası’nın “hâlâ radikal faiz indirimi yapabilme şansı” olduğunu gösteriyor.

    Sonuç 3: Sıcak para dünyanın en yüksek faizini aldığı gibi, euro-dolar dinamiğinden de yararlanarak kuru aşağı basıyor ve kârını “inanılmaz şekilde arttırıyor”. Merkez Bankası’na ve Hükümet’e düşen kurun düşüşüne artık “dur” demek ve “kârın daha da artmasına, varlıklarımızın daha da emilmesine” engel olmak.

    Sonuç 4: Faizi indirmek “kuru değiştirebileceği” gibi “enflasyonist baskı da” yaratmaz. Halkın “neredeyse tamamı” borçlu... Böyle bir yapı içinde “kimse faiz düştü” diye “harcama” yapmaya yeltenmez. Daha çok dolara talep oluşabilir. Şu an içinde bulunduğumuz denklem sadece “sıcak paraya” yarıyor.

    YanıtlaSil
  41. Son söz: 2003-2007 arasında “sıcak paranın” ülkenin “iliğini emmesini” dünya genelindeki yapı çok müsait olmasına rağmen, Merkez Bankası ve siyasi otorite hiçbir şey yapmadan seyrettiler. Merkez Bankası “iş bilmezlikten” , Hükümet “siyasi rantı içeride sahte cennet ile çoklamak” adına “hareketsiz” kaldı... Şimdi “ikisine de sesleniyorum” ; gelin, sıcak para, kuru daha da basıp, kârını katlayıp “varlıklarımızı” alıp gitmeden “faizi radikal” olarak düşürün... Hem Türkiye “bu yükten” kurtulsun, hem de “kârlar artmadan” ve ülkemizin varlıkları, “kâr” adı altında “uçup gitmeden” bu sahte cennet “daha derinleşmeden” bir yerde “dursun”...

    Not: Merkez Bankası “enflasyon” masalı anlatmasın. En küçük bir bozulmada hedeften yüzde 100 saptılar... Enflasyon düşük kalsın ama “ülkem yılda 100 milyar dolara yakın” kâr transferine “sahne” olsun! Bedel bu ise “bırakın” enflasyon birkaç puan yükselsin... İddia ediyorum; faiz 6 puan dahi indirilse, enflasyon “son verideki kadar” şaşmaz!! (yiğit bulut)
    Kredi veriyorlarmış! Ne iyi insanlar!
    Yabancı bir bankanın temsilcisi televizyonda konuşuyor; Türkiye'ye geldiklerinden bugüne Türk halkına kolay ve ucuz kredi vermişler. Sayelerinde halkımız 'kredi' ile tanışmış... Ne kadar iyisiniz, gerçekten minnettarız.
    Sevgili dostlar, yukarıdaki cümlelerin sorgulanması gereken birçok detayı olmakla birlikte, 'kredi verdik', 'faizler çok düştü' gibi içi boş ifadelerin bu faizden 'kredi kullanana' yani bankaların 'iyilik yaptığı' bizlere, ne kadar büyük zarar veren' bir dinamiğin üstünü örtmeye çalıştığını ispatlayarak detaylandırmak istiyorum...
    Bu noktada soralım; ne dersiniz 'bizlere' yani Türk halkına verilen krediler iddia edildiği gibi 'bağ bağışladık' tadında olmasına rağmen 'gerçek' öyle mi? İddia edildiği gibi faiz gerçekten düştü mü?
    Sevgili dostlar, konuyu 'kredi veren' tarafından örneklendirerek devam edelim; lütfen aşağıdaki dolar-YTL ilişkisini gösteren grafiğe bakın ve şu detayı sorgulayın. Türkiye'de banka satın alarak yerleşmiş bir kurumsunuz, yurtdışından dövizi getirip YTL'ye çeviriyorsunuz, Türk halkına yıllık yüzde 20 üzerinde bir faiz ile satıyorsunuz ve aynı anda paranızı geri tahsil ettiğiniz anda (aylık faizli geri ödemeler halinde) dönüp daha düşük bir kurdan dövizinizi yerine koyabiliyorsunuz.


    Bugün gördüğüm bono faizinin yüzde 18.50 civarında olduğunu düşünürseniz, yukarıdaki mekanizmanın 'parayı satana ne kadar büyük kâr, alana yani kredi kullanana ne kadar büyük zarar yazdığını' siz sorgulayın... Dünya üzerinde en kârlı iş; yüksek faiz olan bir ülkeye para sok, kur düşük-yatay kalabiliyorsa, hatta düşmeye devam ediyorsa, senden kârlısı olmaz...
    Sonuç 1: Türkiye'de faiz çok ama çok yüksek... Bu gerçeğe 'düşen kuru ve kurun yurtdışından gelen sıcak para kontrolünde' olduğunu da eklersek, varacağımız sonuç çok açık; kredi veren dünya üzerinde asla elde edemeyeceği bir kâr elde ediyor...
    Sonuç 2: Bu noktada bankalara da çağrı yapmak istiyorum; dünyanın hiçbir bölgesinde uygulamadığınız faiz oranlarını Türkiye'de uyguluyor ve üstüne bir de düşen kur ile inanılmaz paralar kazanıyorsunuz. Bu faiz böyle gitmez, Türkiye, 'bu faizi hak edecek kadar' riskli değil. Gelin; bu faizlerin seviyesini 'halk tüketimden gelen gücünü kullanıp, talebi kesmeden' bir kez daha düşünün...
    Son söz: Bizlere 'bağ bağışladık' havası içinde 'kredi veriyoruz' algılaması yaymaya çalışanlar 'yemediğimizi' bilsinler ve 'Türkiye'den kazandıkları' dolar bazında getiriyi hiçbir yerde elde edemeyeceklerini asla atlamadığımızı da unutmasınlar...
    Türkiye 'faiz' cenneti
    Son beş yıl içinde rekor 2004 yılına ait. 150 katrilyonluk 2004 yılı konsolide bütçesinin 66 katrilyonu faiz ödemesine ayrıldı. Bugün gördüğümüz kur ile hesapladığımızda basit faizini

    YanıtlaSil
  42. dahi koymadan ödediğimiz miktar tam olarak 52 milyar dolar. 52 milyarı 52 haftaya bölersek bulduğumuz sonuç; haftada 1 milyar dolar, günde 166 milyon dolar.
    - 1999-2007 başı arasında ödediğimiz faiz haftalık 700 milyon dolar ile 1 milyar dolar arasında değişti ve 2004 yılında 1 milyar doları dahi geçerek tepe noktasına ulaştı.
    - Alınan dış borçların yüzde 50'sinden fazlası son beş yıl içinde alındı.
    - Son 27 yılda yatırım harcamalarının toplamı toplam borçlanmanın yüzde 10'unun bile altında kalırken, topladığımız toplam verginin yüzde 15'inin altında kaldı.
    - 1999-2007 ikinci ay arasında Türkiye 25 milyar dolara yakın bir yatırım yaparken, 85 milyar dolarlık personel harcaması yaptı. Buna karşılık aynı dönemde sadece iç borcun faizine 189 milyar dolar, dış borcumuzun faizine de 39 milyar dolarlık bir kaynak ayırmak zorunda kaldık.
    Sonuç: Veriler ortada, yorum size ait. Bu noktada 'iktidar adaylarına' sormak istiyorum; çözümünüz nedir?(yiğit bulut)

    EVET BU SORUYU HEPİMİZ SORALIM. AYRICA ŞUNLARI DA SORALIM.
    AVRUPA BİRLİĞİNE GİRMEYE KARARLIMIYIZ. HÜKÜMET BU KONUDA SAMİMİMİ?
    NİÇİN BÖYLE DÜŞÜNÜYORUM. ÇÜNKÜ HÜKÜMET İŞİ BİLİYORUM FAKAT İŞE GİTMİYORUM SORANA İŞTEN GELİYORUM HAVASINDA GÖRÜNMEKTEDİR.
    ZİRA AVRUPA BİRLİĞİNE UYUM YASALARI YAPMAKTADIR. NELERİ GÖZETEREK. HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ, SOSYAL DEVLET ÜLKÜSÜNÜ, YOLSUZLUK VE RÜŞVETE SAVAŞ UNSURLARINI.
    ANAYASADA HAPİSLİĞİ KALDIRMAKTA, CEZA YASASINDA SUÇUN OLUŞUMUNDA KASTI ÖN PLANA ÇIKARTMAKTA ÖZGÜRLÜKCÜ VE HAKCI GÖRÜNMEKTEDİR. FAKAT ÖZEL YASALARDA TAM ANLAMIYLA TERSTEN DALMAKTA DOLAYLI YÖNDEN HAPİSLİKLERİ VE DAYATMA SUÇ UNSURUNU DEVAM ETTİRMEKTEDİR.
    ALEVERE DALEVERE HAYDİ MEMET NÖBETE.
    DAYATMALAR CUMHURİYETİ.
    DAYATMA SUÇ TEORİLERİYLE SUÇLANMIŞ VE KANIKSATILMIŞ İNSANLAR.
    SUSTURMALAR. DAYATMALAR.
    NEREYE KADAR.
    UYANINCAYA KADAR.
    NE ZAMANA KADAR.
    AZİZ NESİN ANLAŞILDIĞI ZAMANA KADAR.
    SAYGILAR BURHAN İŞCAN

    YanıtlaSil
  43. BURHAN İŞCAN UMARIM BU UZUN YAZILARLA ANKARADA BİR KEZ DAHA BİZİ YAKMAZSIN.EĞER MADURİYETLERE DEĞİNMEYİP SENİN TABİRİNLE UZUN DEMEÇLERLE LAF SALATASINA DEVAM EDECEK OLUSAN, KOLİ BANDI YANIMDA

    jenardi

    YanıtlaSil
  44. ADALET YOLUNDA YANIMIZA ALMAYI DÜŞÜNDÜKLERİM.
    Arkadaşlarım merhabalar bugünlerde sık yazma ihtiyacı hissediyorum çünkü zamanımız azalıyor.başkanımızda 4 ağustosta ANKARA da olacağını açıklayınca yol hazırlıklarımıza başlarken,düşüncelerimi de sizlerle paylaşmak istedim.eğer ki yanımıza aldıklarımızda eksikler varsa sizlerin tamamlamasını, gerektiğini belirtmek isterim.malum yolumuz uzun....
    1)Yanımızda giderken ilk önce ALLAH’ ın izni ni almalıyız diye düşündüm.
    2)ALLAH’ ın izni ni aldıktan sonra doğrunun yanında olduğundan doğrulukla yola çıkmalıyız diye düşündüm.
    3)birlik ve beraberliğin oluşması alacağımız neticeden de önemli olduğundan yanımızda dostluk,fedakarlık,ve aynı neticesi karşılıksız kalan çekler gibi karşılıksız sevgiyle yola çıkmalıyız diye düşündüm.
    4)vatanımızın bize dedelerimizden miras kalmadığı,torunlarımızın emaneti olduğundan hem torunlarımızın emanetine hıyanetlik yapmayalım hem de vatan aşkıyla yola çıkalım yalnız kalmayalım diyerek şehitlerimizi de çağırmalıyız diye düşündüm
    5)haksızlığın karşısında susan zaten taraf olmuştur sözünden dolayı ,haksızlığın karşısında susmayacağımız ve tarafımızı göstereceğimiz,.yanımıza kendimize göre bir konuşma metni almalıyız diye düşündüm.
    6)mazlumun karşısında zalim,zalimin karşısında mazlum olma diyerek yetiştiğimizden zalimin karşısına en az zalim kadar lazım olacak diye,taşıyabileceğimiz kadar cesaret almayız diye düşündüm.
    7)cennet annelerin ayakları altındadır,sözünden dolayı analar üzülmesin,eşlerden ayrı kalmasınlar ve çocuklarının acılarını yaşamasın diye anne sevgisiyle yola çıkalım diye düşündüm.
    8)kararsızlık ve gecikme başarısızlığın nedeni olduğundan kararımızı alıp yola çıkmalıyız diye düşündüm
    9)bu yola çıkarken aynı yanımızdaki şehitlerimiz gibi kendimizi düşünerek değil gelecek nesillerin bunları yaşamaması için kendi kişisel egolarımızdan,isteklerimizden arınıp yola
    çıkmalıyız diye düşündüm.
    10)babaya itaat ALLAH a itaat dir.denildiğinden büyüklerimize en az babamıza duyduğumuz saygı kadar.saygılı olmamız gerektiğinden yanımıza saygıda almalıyız diye düşündüm.
    11)kul,mümin kardeşinin ihtiyacını gidermeye devam ettikçe,ALLAHU TEALA da onun ihtiyacını giderir denildiğinden kardeşlik duygusuyla kardeşlerimize destek olmak için yola çıkmalıyız diye düşündüm.
    Daha uzun yazmamak ve sizlerinde yolda giderken yanımızda neler olmasını belirtmeniz için yazımı sonlandırmak istedim..tüm yol arkadaşlarımıza hayırlı yolculuklar.....

    YanıtlaSil
  45. ARKADAŞLAR BÖYLE İÇİMİZDE FİKİR ÇATIŞMALARIYLA BİR YERE VARAMAYIZ.LÜTFEN DAHA DİKKATLİ OLALIM TEK PARÇA TEK YÜREK OLARAK YÜRÜYELİM NE OLUR.HERKES LİDER OLAMAZ AMA BİDE BASIN AÇIKLAMASI YAPARKEN FELAN DİKKATLİ YAZALIM KENDİ SİYASI İDEOLOJIK FİKRİMİZ NE OLURSA OLSUN ONU YANSITMADAN AMACIMIZI GAYEMİZİ BİZE GERİ VERİLMESİNİ İSTEDİĞİMİZ ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ İSTEYELİM.EN AZINDAN İÇİMİZDEKİ İNSANLARA YAŞINDAN ÖTÜRÜ SAYGILI OLALIM BÜYÜKLERDE BİBİLDİKLERİ VARSA ANLATSINLAR BİLELİM Kİ HABERİMİZ OLSUN.BİZ TİCARETLE UĞRAŞIRKEN ÇEK KULLANIP ÖDERKEN AMANNN LİKİTİDE SIKINTISI OLMASIN DİYEMİ ÖDEDİK SANKİ BUNLARIN NE OLDUĞUNU BEN DAHA YENİ ÖĞRENİYORUM.BİN BİLSEKTE SORALIM BİRBİRİMİZE.SİZ HERHALDE BİZ 30-40 KİŞİ FELANMIŞIZ GİBİ DÜŞÜNMEYİN SADECE TAM ETKİLİ OLMUYO İŞİN SONUNDAYIZ ZAMAN GEÇİYO LÜTFEN ŞU İKİ GÜNDE İNSANLARI KORKUTMAYIN YİNE DEVAM ÇALIŞMAYA MİLLETVEKİLLERİNİ ARAYIP 4 AGUSTOSDA ANKARADA OLACAĞIMIZI İLETELİM MALATYA MİLLET VEKİLİ MEVLUT ASLANOĞLU BU KONUYLA YAKINDAN İLGİLENİYOR.İRTİBATA GECERSEK BURHAN BEY MESELA İNANIYORUM YANIMIZDA OLACAKTIR.ÇÜNKÜ O HEPDOĞRUNUN YANINDA OLDU HATIRLAYIN MECLİSTE BİZİ NASILDA SAVUNMUŞTU KOMİSYONA YARDIM ETMESİ İÇİN ÇAĞIRMIŞLARDI.İNŞALLAH YİNE YARDIMCI OLUR.ALLAH (C.C.) YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN.TARTIŞMAYI BIRAKALIMDA SALLAYALIM DALLARI AĞAÇ SALLANSIN Kİ MEYVE DÖKÜLSÜN.

    YanıtlaSil
  46. sn arkadaşlar

    şunu bi kere hepimiz anlamalıyız...burda lider falan yok ve olamaz...burda her kesim den insanın bir araya geldikleri bir topluluk var...ve bu topluluğun bir lidere ihtiyacı yok burda herkes iş adamı ve aklı kendisine yatiyor bi organizatöre ihtiyaç vardı ve bu oldu emre başından beri bu işi gayet güzel götürdü ve götürüyor....

    ayrıca bu sözcülük olayı tekrar söylüyorum BAYANLAR ın yapması gereken bir şey ağırlıkla...kimse kimseyi çekiştirmesin...emreden öncede gidenler oldu ve bu işten bir sonuç elde edilemedi...

    YİĞİDİ ÖLDÜRELİM AMA HAKKINI DA VERELİM...

    BURDA BAŞKAN FALAN OLMAZ SÖZCÜ OLUR BU DA BİR KİŞİ İLE SINIRLI DEĞİLDİR BUNU ZATEN TV LERDE BAŞINDAN BERİ İSTEMİYOR...

    LÜTFEN DURUP DURUP 3 GÜN KALA POLEMİK YARATMADAN BU ORGANİZEYİ DÜZGÜN BİR ŞEKİLDE SONUÇLANDIRALIM.

    MY WAY

    YanıtlaSil
  47. BURHAN İŞCAN HAKKINDA YORUM YAPAN ARKADAŞLAR BEN HER TOPLATIYA KATILDIM OLAY FARKLI SİTEDE YAZMAKLA OLMU YOR GELİN OLAYLAR VAKIF OLUN SEKİZ AYDIR BURHAN İŞCAN VARDI ŞİMDİ NE OLUYOR BİZLERİN SORUNU BURAN İŞCAN DEGİL 3167 DEGİLMİ BÖYLE BİR YERE VARAMAYIZ ARKAŞLAR HERKEZ GERGİR KİMSE ,KİMSENİN KALBİNİ KIRMASIN BURHAN İŞCANIDA ÜZMEYİN ARKADAŞLAR RİCA EDİYORUM SİTEYE YAZAN ARKADAŞLARDAN LÜTFEN AKLIN YOLU BİR DİR

    YanıtlaSil
  48. burhan işcan bey hangi yorumlarınız bu blogda yayınlanmadı veya silindi de gidip başka bloglarda tabiri gereği dedikodu yapıyorsunuz cevabım yayınlanırsa? diye yorumlar yapıyorsunuz yorum saatlerineze bakın yakışmıyor..!!

    YanıtlaSil
  49. ARKADAŞLAR
    SİTEDE YORUMLAR KONU BAŞLIĞI AÇILDI YORUMLARINIZI O BÖLÜME BIRAKABİLİR VE YAPILAN YORUMLARI O BÖLÜMDEN TAKİP EDEBİLİRSİNİZ.
    YORUMLAR BÖLÜMÜNE YAN SUTUNDA SON YAZILAR BÖLÜMÜNDEN GİREBİLİRSİNİZ.
    AŞAĞIDAKİ YORUMLAR YAZISINA TIKLAYARAK GİRİŞ YAPIN.



    YORUMLAR

    YanıtlaSil
  50. slm ben hatay'dan sayın bakanım ben hazır giyim satıyordum yalnız işlerim baya bozuldu kapatmak zorunda kaldım ve çeklerimi ödeyemedim ödemediğim çeklerden dolayı benim çekin arkasını ciro eden şahsa ne gibi zararları vardır sizden bilgi edinmek istiyorum

    YanıtlaSil
  51. Arkadaşım, ciro eden belki para kaybeder ama, sen ayvalardasın, sen özgürlüğünü kaybedeceksin, zindan yolları taştan, çek çıkardın beni baştan

    YanıtlaSil
  52. http://rahmiofluoglu.wordpress.com/2009/03/26/3167-sayili-cek-yasasi-tam-bir-garabettir
    http://rahmiofluoglu.wordpress.com/2009/03/25/karsiliksiz-cek-anayasa-ve-insan-haklari-sozlesmesi

    AŞAĞIDAKİ LİNKTE YAZILI ÖNERİ KOMİSYONA O ZAMAN ULAŞTIRILDI

    http://rahmiofluoglu.wordpress.com/2009/04/29/cek-kanunu-tasarisi-degisiklik-onerileri
    OFLUOĞLU

    YanıtlaSil
  53. arkadaşlar çıkacak yasanın içeriğini bilen varmı bizim lehimize olan şeyler neler yoksa boşa kürek sallamayalım

    YanıtlaSil
  54. ADLİ TATİL BİTTİ HADİ HAYIRLISI

    YanıtlaSil
  55. ARTIK ŞAHSİ OLARAK GERÇEKLERİ GÖRDÜM BU HÜKÜMETTE NE AF NE DE FAYDALI YANİ HALKIMIZ İÇİN BİR ŞEY OLMAZ SEL DE Kİ ÖLÜ YANINDA CUMHURİYETİMİN BAŞBAKANI DERE İNTİKAMINI ALIR GİBİ ARDINDAN BİR ANDA 7 ŞEHİT VEREN VATANDAŞINA BANA KARIŞMAYAN DİYEN KİŞİMİ AF VEYA KANUNUN DÜZENİNİ SAĞLAYACAK ŞAHSEN BEN BAŞBAKAN A HAIR DEDİM KAY GELE ÇEKZADE ARKADAŞLARIM AMA ŞU BURHAN AMCA DEVREDEN ÇIKSIN ARTIK DİNLENMESİ LAZIM YORULDU KONFİÇYÜS NE KONUYLA YA VERECEK VERMEZ .. ABDÜLREZZAK

    YanıtlaSil
  56. ARKADAŞLAR BİZDE ÇEK MAĞDURUYUZ EN KISA ZAMANDA BİR DÜZENLEME YAPILMASINI İSTİYORUZ

    YanıtlaSil
  57. kartal yuvaya döndü.. 3 yiyince akıllandı beni listeye yazın bjk.

    YanıtlaSil
  58. Ortak bir amaç için kenetlendiğimiz,
    hüznümüzü, acımızı, yalnızlığımızı paylaştığımız,
    kardeşlik ve dostluğumuzu yücelttiğimiz,
    bu mücadelemizde,

    Ramazan bayramının
    mağdurların huzur ve kurtuluşuna,
    vesile olmasını diliyoruz

    Hayır kapıları sonuna kadar açık olsun
    bayramınız mübarek olsun...


    Çek Mağdurları

    YanıtlaSil
  59. Sayın Sadullah Ergin, bizler sayıları yüzbinlerle ifade edilen çek mağdurlarıyız..

    "Türk Ticaret Kanunu'nun çek ile ilgili hükümleri İsviçre borçlar kanunundan tercume edilerek alınmıştır. 3167 sayili kanun çek kullanımını yaygınlaştırması gererkirken, Tamamen karşılıksız çek keşidecilerini cezalandırmaya yönelik gayri insani hükümler taşımaktadır. Bu kanun, temelde Banka ve Ticaret Araştırma Enstitüsünün Tasarısını esas almıştır. Karşılıksız çeke Hapis cezası Türk Hukuk Sistemi açısından bir yüz karasıdır! Kişi hak ve hürriyetlerine aykırı bu uygulama 1 Ocak 2009 tarihinde yeni bir boyut kazanmıştır.

    YanıtlaSil
  60. Karşılıksız Çek Vermekten Gözaltına Alınan Yönetmen Ezel Akay Tutuklandı Karşılıksız Çek Verdiği Gerekçesiyle Antalya'da Gözaltına Alınan Yönetmen Ezel Akay, Tutuklanarak Cezaevine Gönderildi.
    Karşılıksız çek verdiği gerekçesiyle Antalya'da gözaltına alınan yönetmen Ezel Akay, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Altın Portakal Film Festivali için geldiği Antalya'da bu sabah kaldığı Dedeman Otel'de polis tarafından gözaltına alınan Ezel Akay karşılıksız çek verme suçunu konu alan 3167 Sayılı Kanun'a muhalefetten Asayis Şube Müdürlüğü'ne götürüldü.

    Daha sonra Antalya Adliyesi'ne getirilen yönetmen Ezel Akay'ın borcunu ödemediği anlaşıldı. Adliye nezaretinde sabah saatlerinden beri bekletilen Ezel Akay hakkında Fatih Adliyesi tarafından çıkarılan tutuklama müzekkeresi bulunduğu belirtildi.

    Akay daha sonra tutuklanarak Antalya E Tipi Cezaevi'ne gönderildi.

    YanıtlaSil
  61. arkadaşlar acil herkez şu anda sansursuz@haberturk.com a mail atsın, canlı yayında herkez mail atsın dediler. hadi hemen şu anda....

    YanıtlaSil
  62. 1 milyon 508 bin 504 "karşılıksız" çek Merkez Bankası'nın listesinde… Mahkemelerce haklarında "çek hesabı açma yasağı" konulanların sayısı 55 bin 149… Bunlar, Ocak-Eylül 2009 aylarını kapsayan veriler.
    Çek ile ilgili mahkeme kararlarının 10 yıllık toplamı (2000-2009 Eylül) 629 bin 697… Merkez Bankası'nın listesine giren, yargı kararlarına konu olan yıllık ortalama sorunlu çek sayısı, yuvarlak hesap, 62 bin 970…
    Zamanın Adalet Bakanı -halen TBMM Başkanı- Mehmet Ali Şahin'in, CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel'in soru önergesine verdiği cevaba göre (Mart 2009), sadece 2007 yılında asliye ceza mahkemelerinde açılan dava sayısı toplam 158 bin 632… Mahkûmiyetle sonuçlanan dosya sayısı 103 bin 909.
    Bu veriler, 2007 yılı itibariyle yargıya intikal etmiş karşılıksız çek keşidesi veya borcun ödenmemesiyle ilgili her 100 davadan 53'ünün mahkûmiyetle sonuçlandığını gösteriyor.
    Sorunun derinliği
    Görülüyor; ortada sosyal, ekonomik ve hukuk boyutlarıyla koskoca bir "çek sorunu" var! Sorunun çapını kavramak için aktardığım resmi veriler yeterlidir. Bir de sorunun derinliği var.
    Derinliği, Türkiye ekonomisinde aradaki birkaç yıl hariç "krizler dönemi" olan 2000-2009 yılları itibariyle ölçebiliriz. Bu sürede Merkez Bankası'nın "kara listesine" giren toplam karşılıksız çek sayısı 15 milyon 666 bin 047.
    Soruna "karşılıksız çekin" karşısında alacağını bekleyen taraf açısından da bakmak zorundayız. İyi niyet, kötü niyet; kriz veya başka zorunlu sebepler… Borcunu ödeyemeyip mahkemelere, hapishanelere düşenlere "çek mağdurları" diyoruz.
    Tamam da, borçlunun kestiği çeke güvenerek ekonomik, ticari faaliyetini düzenleyen "alacaklılara" ne diyeceğiz; onların hakkı, hukuku yok mu? Elbette var! Son 10 yılı dikkate alırsak sonuç nettir: Yaklaşık toplam 15.7 milyon borçlu "mağdur" varsa, bir o kadar da alacaklı "mağdur" var. Kanun, hukuk, yargı bu kesimin haklarını da korumak zorunda!
    Korumuyor, 'çek'tiriyor!
    Çek borçlusunu da çek alacaklısını da korumayan bir kanun ve hukuk yapısı bütün ağırlığıyla "çek sorununun" kaynağını oluşturuyor. 1985 yılında çıkarılan, 24 yıldır yürürlükte bulunan 3167 sayılı "Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun" da sorunun "merkezinde" bulunuyor.
    Avrupa Birliği'ne uyumdu, sahadaki sorunlara çözümdü derken, arada yapılan üç değişikliğe rağmen, sorunu içinden çıkılmaz hale getirmekten başka bir işe yaramıyor.
    İşin tuhafı, mevcut mevzuatın işe yaramadığını siyasetçiler, bilim insanları; iktidar ve muhalefet milletvekilleri, vekilken sorunu kabul edip bakan olunca "şaşanlar" kabul ediyor, fakat, iki yıldır gündemde bulunan yeni "Çek Kanunu Tasarısı" çek suçlarına hapis veya hapse çevrilebilir para cezası "takıntısını" aşıp bir türlü TBMM'den geçemiyor!
    Piyasaları koruyun da…
    Peki, ne oluyor da tasarı TBMM'de ana komisyon-alt komisyon sarkacında sallanıp duruyor? Tasarıyla ilgili belgeler okunduğunda görülen sebep şu: Hükümet kanadı, özellikle ekonomiden sorumlu bakan veya bakanlar grubu, karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırılmasını sakıncalı buluyor.
    Sakınca ne? Gelişmiş ülkelerde çoktan tarihe karışan; sadece Arjantin ile Şili'de korunduğu söylenen çekte hapis cezası "Dünyanın 17'nci büyük ekonomisine" sahip Türkiye'de kaldırılırsa, para piyasaları bozulurmuş!
    İşte bu kaygı, tasarının Adalet Komisyonu'ndaki müzakere sürecine bir "engel" şeklinde yansıyor. Muhalefetin tüm uyarıları, uzmanların tavsiyeleri, Yargıtay Başkanı'nın uygun görüşü, "çek mağdurları" kesiminden gelen baskılar durumu değiştiremiyor.
    Bu sorunlar AKP'den 3, CHP'den 1, MHP'den 1 üyenin katılımıyla oluşan Adalet Alt Komisyonu'nda çözülemiyor. Tasarı derinliğine tartışılamıyor. Komisyon raporuna konulan iki muhalefet şerhi de iktidar kanadının "çek sorununu" pek ciddiye almadığını gösteriyor. Ve ekonomik düzen hiçbir şeyden çekmiyor, 'çek"ten çektiği kadar!
    Rüştü Bozkurt'tan 'krizi yönetme' tavsiyeleri...

    YanıtlaSil
  63. 78 NOLU YAZI DÜNYA GAZETESİ KÖŞE YAZARLARINDAN
    SAYIN TAYLAN ERTENİN HİÇ BİR ŞEYDE 'ÇEK' MEDİ ADLI
    28.10.09 TARİHLİ YAZISIDIR

    YanıtlaSil
  64. insanları ceza evinde yatırarak ekonomisini düzelteceğini söyleyleyen bir zihniyet dünyanın hangi yönetiminde vardır bilen varsa banada söylesin

    YanıtlaSil
  65. Geçenlerde icra memuruna işler nasıl dedim.Hamdolsun biz krizden etkilenmedik.Allah o kadar çok iş verdi ki,maazallah yetiştiremiyoruz bile dedi.Ben de allah hayırlısını versin dedim.

    YanıtlaSil
  66. SAYIN MİLLETVEKİLİM

    Sizin ikdidarınız süresince karşılıksız çeklerde ve zamanında
    ödenemeyen borçlarda ( kredi kartları gibi) sürekli artış olmuştur. Sizce bunun sebebi nedir.?

    YanıtlaSil
  67. TÜRK CEZA KANUNU



    Kast
    MADDE 21. - (1) Suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. Kast,
    suçun kanuni tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek
    gerçekleştirilmesidir.
    (2) Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların
    gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde olası
    kast vardır. Bu halde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını
    gerektiren suçlarda müebbet hapis cezasına, müebbet hapis cezasını
    gerektiren suçlarda yirmi yıldan yirmibeş yıla kadar hapis cezasına
    hükmolunur; diğer suçlarda ise temel ceza üçte birden yarısına kadar
    indirilir.
    􀀗Ne Değişti:
    Suç’ta olası kasıt tanımı yapılması yeni bir düzenleme.
    􀀗Gerekçe - Yorum - Öneri - Bilgi
    GEREKÇE :Kast, kişi ile işlediği suçun maddî unsurları arasındaki
    psikolojik bağı ifade etmektedir. Suçun kanuni tanımındaki maddî
    unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesi, kastın varlığı için
    zorunludur.
    Olası kast durumunda ise fail, suçun maddi unsurlarının
    Gerçekleşmesini istememekle birlikte somut olayda
    gerçekleşebileceğini öngörmektedir.
    Olası kasıt tanımı yapılarak bazı suçlara daha ağır cezalar
    Öngörülmüş... (sarhoş sürücü, “maganda” kurşunu...)
    Hekimler yönünden ise örneğin yetkinlik dışı yapılan bir tıbbi
    girişimde hastanın zarar görmesi halinde olası kastın varlığından söz
    edilebilir.
    Kasten işlenebilen suçlar, ilke olarak hem doğrudan hem de olası
    kastla işlenebilir. Ancak, kanundaki tanımında “bilerek” ifadesine yer
    verilmiş suçlar sadece doğrudan kastla işlenebilir.

    YanıtlaSil
  68. Sayın arkadaşlar Gül hanımın bugün vekillerle yaptığı görüşme sonucunda Sn vekillerimizden Sn Mehmet İnal ve Sn Alim Işık'ın kürsüde konumuzla ilgili konuşcaklarını belirttiler bilginize

    YanıtlaSil
  69. Arkadaşlar


    Ben burdan eylem zamanı eylem yapalım oturalım yürüyelim açlık grevi yapalım diye çağılarda bulundum geçmişte hiç kimse beni dinlemedi. Benim yakalanmam var ve her geçen gün yalanma çıkan sayısı artıyor. Bakın arkadaşlar Ceza evinin önünde bir oturma ve açlık eylemi herşeyi çözer buna inanıyorum. yakalanması çıkmayan arkadaşlar lütfen yol yakınken eyleme çıkalım eylem olmadan hiçbir şey olmaz.EYLEM VAKTİ

    YanıtlaSil
  70. 1985 ten önce çekte hapis yoktu ama herkes ödeme yapıyordu.
    (ERTUĞ YAŞAR' a göre) Şimdi de diyorki çekin teminatı hapistir. Bu ne yaman çelişki anne.

    YanıtlaSil
  71. 2 YIL ERTELEME KOMİSYONDAN GEÇMİŞ. HÜRRİYET

    YanıtlaSil
  72. yahu arkadaşlar diğer sitede 2 yıl erteleme kesin diyorlar anlaşma olmasa bile erteleme kesinmiş hangisi doğru anlaşma şartmı değilmi !ya bu yasa anayasa mahkemesine bir gitsin haşim kılıç babaa kesin bu işi bitirir zaten karşılıksız çeke hapse karşı!

    YanıtlaSil
  73. FLASHHHHHHHH..arkadaşlar kanun görüşülmeye başlanıyotrrrrrrrrrrrrr

    YanıtlaSil
  74. İNTERNETTEN TV 3 İZLEYEMİYORUZ AŞIRI YOĞUNLUK VAR.
    İZLYEN ARKADAŞLARA YAZMAYA DEVAM EDERSE SEVİNİRİZ.

    YanıtlaSil
  75. SUAT KILIÇ VE ARKADAŞLARI SİZİ UNUTMAYACAĞIZ UNUTTURMAYACAĞIZ!

    YanıtlaSil
  76. AKP yi kim ikdidar yaptı? Bizler. Esnaf kesimi çoğunlukla bunlara oy verdimedi mi? Kesinlikle.Bende dahil. AKP esnaf için ne yaptı?
    Sıkı para politikası ve enflasyonu düşürme politikası.Sonuç
    Milyonlarca batmış esnaf ve bundan etkilenen çevresi.
    YANİ KISACA; ÖNCE BATIRDILAR SONRA HAPİSLERDE YATIRDILAR.
    Bundan sonra mı tövbeler tövbesi AKP ye.

    YanıtlaSil
  77. hayırlı olsun arkadaşlar

    YanıtlaSil
  78. cekten dolayı canı yanmayan sıkıntı cekmeyen korku içine düşmeyen kimse anlamaz çekini ödeyemeyen dürüst esnafı. kalkıpda yenı cıkan kanunu begenen tuzu kuruları Allaha havale edıorum bırgun yasarlarsa aynı sıkıntıyı anlarlar

    YanıtlaSil
  79. Alınt ı:
    Yazan Av.Şevval




    Borçlu taahhütte bulunursa ve ya bulunmazsa dosya nasıl ilerleyecek.Tekrar yargıtaya gitmesi söz konusu olur mu?



    Merhaba;

    Borçlunun taahhütte bulunması halinde yargılama (hangi aşamada olursa olsun) taahhüt edilen ödeme planının sonuna kadar durur. Bu; davanın düşmesi (veya şikayetçi ile anlaşılmışsa şikayetten vazgeçme) olarak değerlendirilemez. Taahhüdün yerine getirilmediğinin tespiti ile yargılama devam eder.

    Taahhütte bulunmaz veya şikayetçi ile anlaşmaz ise yargılama devam eder.

    Taahhüdün yerine getirilmemesi veya taahhütte bulunulmaması durumunda verilecek olan karar için temyiz yolu açıktır.

    YanıtlaSil
  80. Sn aynur haber kaynağını yazdım isterseniz arayın cezaevini netleştirin

    YanıtlaSil
  81. Aynur
    Ncdt bey benim eşim de ümraniye cezaevinde çekten dolayı bu haber kaynağı sağlam mı offfff ya delireceğim ne yapmam lazım

    YanıtlaSil
  82. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr u zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.

    Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asîl kanda, mevcuttur!


    Mustafa Kemal ATATÜRK

    YanıtlaSil
  83. Sevgili Arkadaşlar,
    daha önce metriste olamayacağımı ve ümraniyeye de gelemeyeceğimi belirtmiştim. Malum nedenlerden.
    METRİS EYLEMİNİ PLANLAAYAN VA KALTILANLARA GÖNÜLDEN TEŞEKKÜR EDİYORUM onlara şükran borcum var. Bir konuda yazanlarada cevap vereyim. Evet esnafken param varken akrabalarım çoktu, arkadaşlarım çoktu. Bir kardeşimizinde yazdığı gibi artık vebalı gibiyiz. Herkes mümkün olduğunca uzak duruyor. Özellikle her zaman benden nemalanan akrabalar... Ama bunların yanında benden hiç nemalanmayan arkadaşlarımda vardı onlar hala insan hala hal hatır soruyorlar. Dün ankarada olanlarla konuştum. İzmirdekilerle beraber Ankara meclis eyleminde sayın jenardiye söz verdiğim gibi orada olacağız. Toplam kaç kişi şimdiden emin olamıyorum ama elimden geleni yapacağım. Bir çıkış varsa gidip geliriz. GBT varsa zaten alırlar beni... Ama artık umurumda değil çünkü Ağustosta meclisde de başaramazsak bunu zaten er geç olacak bu. Ya başarırız yada gider yatarız. Kaçmakmı zor yatmakmı bilmiyorum. Çünkü yatmadım orayı görmedim. Ama kaçmak zor biliyorum. Çünkü bunu yaşıyorum. Çalışamamak birşey üretememek. evde cocukların yüzüne bakarken kendini işe yaramaz hissetmenin bana verdiği acıyı hapishanenin vereceğini zannetmiyorum. Çünkü ben hep başım dik yaşadım. İnanın hala borcum olan insanları arıyorum. onlarla konuşuyorum. Ama olan oldu bi kere.....
    ŞİMDİ ÜMRANİYEDEN SONRA SIRA ANKARAYA GELECEK ORADA MAHŞERİ BİR KALABALIK OLMALI.... BU KADAR MAĞDUR SES GETİRECEK BİR TOPLULUK ÇIKARAMIYORSA MAĞDUR DEĞİLDİR. O ZAMAN KADERİNE RAZI OLACAK.. YA SEVE SEVE YADA SEVE SEVE.....
    BEN ARANIYORUM ORADA OLACAĞIM... GELMEYENLER YADA BİRİLERİNİ GÖNDERMEYENLER BİSİNLERKİ BİR GÜN BİR YERDE NOKTA KONULACAK BU İŞE ÇIKIŞ YOK.
    ÇIKIŞ BU YASANIN ÇIKMASI. BUNU YOLUDA LOBİ YAPMAK SES GETİRMEK... HEPSİ BU....
    TEŞEKKÜRLER BURHAN HOCAM
    TEŞEKKÜRLER JENARDİ
    TEŞEKKÜRLER BACILARIM
    TEŞEKKÜRLER KARDEŞLERİM, ABİLERİM, YEĞENLERİM...
    M.K.

    YanıtlaSil
  84. MANİSALI 503 E GÖRE YARGILANIR SA Kİ MUHTEMELEN ÖYLE OLUR ÇÜNKİ ELİNE GELEN EVRAĞI CİRO ETMİŞSİNİZ MAKBUZ VEYA BODRO VARSA VEYA FATURA V.B. SORUMLULUĞUNUZ DÜŞER 503 MADDE DEN YARGILANIRDA CEZA ALIRSA 6 AYLA 2 YIL ARASI PARAYA ÇEVRİLİR BÜYÜK İHTİMAL EVRAK (MAKBUZ V.B.)YOKSA AMA YARGILANIR BANKA SİZİ SIKIŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR AMA KARDEŞİN VEYA SEN ATTIYSAN SAHTE İMZA İŞİNİZ ZOR


    KAMU DAVASI GEÇ SÜRER AMA DÜŞMEZ YA BERAAT YA CEZA SUÇ SABİT OLURSA CEZA ALIRSINIZ .

    ARKADAŞLAR TOPLANTILARA KATILAMIYORUZ DİYE LÜTFEN KIRICI OLMAYALIM BİR ÖZGÜRLÜK İKİNCİSİ MADDİ İMKAN MESELESİ ÇOĞU FİRARİ GÜNEŞİ GÖRMÜYOR KIRICI OLMAYALIM LÜTFEN KATILANLARDAN ALLAH Ü TEALA RAZİ OLSUN.

    ABDÜLREZZAK

    YanıtlaSil
  85. ÇEK MAĞDURU ARKADAŞLAR BÜGÜNDEN İTİBAREN ÜMRANİYE CEZA EVİNDE ÇEK MAGDURU TUTUKLU ARKADASLARIMIZ..AÇLIK GREVİNE BAŞLAMISLARDIR.BIZLERE DESTEK VEDE BIZIMDE ONLARA DAHA COK DESTEK OLMAMIZI ISTEDIKLERI ICIN 20 TEMMUZ UMRANIYE CEZA EVİNDE BULUSUP ICERDEKI ARKADASLARIMIZA DAHA COK DESTEK OLALIM ARTIK BU SAATEN SONRA UTANMANIN SIKILMANIN KAMARALARIN ÖNÜNDEN KAÇMANIN ZAMANI DEĞİL.KAZAMIZ MUBAREK OLSUN.

    YanıtlaSil
  86. SAYIN MANİSALI 45 BANKA DAVASINI GERİ ALSADA BU KAMU DAVASI DÜŞMEZ.YALNIZ YERİNE İMZA ATILAN KİŞİ BU BORÇ BENİM DER VE İMZAYI İNKAR ETMEZSE BELKİ DAVA SİZİN LEHİNİZE SONUÇLANIR.AMA KORKMAYIN DAVA AÇILSA BİLE EN AZ 3 YIL İLE 5 YIL ARSINDA BİR ZAMANDA KESİNLEŞİR.KEŞKE SENET SAHİBİ DENİLEN KİŞİ İLE ANLAŞSAYDINIZ BORCU ÜSTLENSE İDİ DAVA FALAN AÇILMAZDI.AMA BU DAVA BÜYÜK BİR İHTİMALLE AÇILIR VE KAMU DAVASINA DÖNÜŞÜR SENETTE İMZASI OLMAYAN KİŞİYİ MAHKEME ESNASINDA İKNA EDERSENİZDE BÜYÜK BİR İHTİMALLE YAKININIZ CEZA ALMAKTAN KURTULUR.GEÇMİŞ OLSUN.SAYGILAR..

    YanıtlaSil
  87. Manisalı 45 dedi ki...

    ÖNCELİKLE EYLEME KATILAN HERKESE TEŞEKKÜRLER

    SORMUŞ OLDUĞUM SORYA CEVAP VEREN SAYIN ''BURHAN HOCA' CÜNEY BEY'' ''FİRARİ HAKAN'' SİZLERE AYRICA TEŞEKKÜÜR EDİYORUM ŞİMDİ DAVA AÇAN BANKA İLE KALAN BORÇTA ANLAŞILSA BANKA DAVASINI GERİ ALSA DAVA DÜŞER Mİ? BURADA AYRICA ADINA SENET DÜZENLENEN KİŞİDE ŞİKAYETÇİ BANKA İLE ANLAŞTIKTAN SONRA BU KİŞİ DE DAVACI OLMASA DAVA DÜŞER Mİ? KARDEŞİM CEZA ALMAKTAN KURTULUR MU BU DAVA KAMU DAVASI OLUNCA KAFAMIZDA SORU İŞARETLERİ VAR. CEVAP YAZARSANIZ SEVİNİRİM SAYGILARIMLA....
    Manisalı 45

    YanıtlaSil
  88. oğlum içerden çıkalı 3 ay oldu. neden bu duyarsızlık anlayamıyorum. sadece bekle gör yapılıyor. ankara meclıs eylemınde vardım. metrıs eylemındeyse malesef yoktum.30 kısı ye ınanamıyorum. yokmu ananız babanız kardesınız esınız colugunuz cocugunuz.nasıl bır sey bu yaaa sımdı hepiz. yarın ıcerdeysenız TEK siniz. ben derdım bıttıgı halde cektıgım acıyı ceken BURHAN hoca ıle aynısını paylastım .yaa ŞİMDİ yada malesef bır daha yapacak bir şeyiniz kalmayacak.tebrik ederim BURHAN hocam TEBRİK.

    kader

    YanıtlaSil
  89. Allah binlercekez razı olsun...bütün emeklerinize teşekkürler...

    YanıtlaSil
  90. METRİS AÇIKLAMASI VİDEO

    http://www.dailymotion.com/video/x9uzhv_cek-maydurlary-metris-cezaevi-onund_news

    YanıtlaSil
  91. Aynur

    Giden arkadaşlar öncelikle elinize ayağınıza yüreğine sağlık tebrik ve teşekkür ederim. Katılmayı çok isterdim ancak güvenlik açısından katılamıyorum. Merak ettğim herhangi bir kimlik araştırması vb. yapıldımı. Ümraniye cezaevinde eşim var oraya olsun katılmayı çok istiyorum ama kahretsin koşullar izin vermiyor. Fakat ağustos ayında meclisde olacağım . Tekrar teşekkürler ben mail ve telefonlara devam ediyorum

    YanıtlaSil
  92. ALLAH TÜM GİDENLERDEN RAZI OLSUN ...İYİKİ VARSINIZ .

    YanıtlaSil
  93. SEVGİLİ ARKADAŞLAR,METRİS CEZAEVİ ZİYARETİMİZ BU ZAMANA KADAR YAPMIŞ OLDUĞUMUZ EN GÜZEL ORGANİZASYONDU.TÜM BASIN MENSUPLARIYLA ROPORTAJ YAPIP,HERŞEYDEN ÖNEMLİSİ İÇERDE YATMAKTA OLAN İNSANLARIN AİLELERİNE ULAŞMA FIRSATI BULDUK.HAKLARIMIZI ANAYASAL ÇERÇEVEDE, KOLLUK BİRİMLERİNİN İNSİYATİFİNDE OLAYSIZ BİR ŞEKİLDE GERÇEKLEŞTİRDİK.

    ŞİMDİ ANKARA KATILIMINI DAHA FAZLA ARTTIRMAK,GÜNDEMDE KALMAK,BASKI OLUŞTURMAK ADINA YENİ BİR ORGANİZAYONA DAHA İMZA ATICAZ ALLAHIN İZNİYLE...BİZLERLE OLUN.BİZE DESTEK OLUN.HERKES TAŞIN ALTINA ELİNİ KOYSUN.DESTEKLERE İHTİYACIMIZ VAR. İLETİŞİM İÇİN GEREKLİ OLAN ŞEYİN NE OLDUĞUNU BİLİYORSUNUZ..
    SİZLERİN; YAKINLARINIZI NE KADAR ÇOK SEVDİĞİNİ İYİ BİLİYORUZ..

    ŞİMDİDEN BASIN MENSUPLARINI BİLGİLENDİREREK ÜMRANİYE CEZAEVİ İLE ALAKALI BİLGİ VERMENİZ BİZİ DAHA DA GÜNDEM DE TUTACAKTIR.SAYGILARIMLA..

    TARİH:20 TEMMUZ PAZARTESİ
    ORGANİZASYON: ÜMRANİYE CEZAEVİ
    YER: ÜMRANİYE
    BULUŞMA SAATİ:11.00


    iletişim: jenardi_ak@hotmail.com
    0537 979 09 28

    YanıtlaSil
  94. arkadaşlar söyleyecek bişey bulamıyorum demekki bu işin mağduru sadece 30 kişiymiş ne yapalım 80 milyonluk türkiyede 30 kişi de harcanabilir önemli değil bu vatana feda olsun bu 30 kişi en azın dan oraya giden benim akrabalarım 6 kişi feda olsun sadece biz yani bu 30 kişi sıkıntı yaşıyomuş hep derler ya ARMUT PİŞ AĞZIMA DÜŞ ama düşen pişmiş armut ağızları yakınca iş işten geçmiş olacak

    YanıtlaSil
  95. sayin manisali kardesim;
    bizimde basimizda soyle bir olay var.bilidiniz gibi turkiyede hersey hemen hemen cekle doner.bizde hem kendimiz cek kullanmakta idik hemde musterilerimizden cekle satis yaparak calismaktaydik.musterimizin birine satis yapmisiz bizde her ay binlerce cek bankaya tahsile verilmekte idi.karsiliginda ihtiyac oldugunda kredi kullaniyor kapatiyorduk.ceki bize veren musteri kendi elemani ile bankadan vekaletle cek karnesi aldiriyor.daha oncede bize verdigi ceklerde var odeme gormus yanliz bu sahis son verdigi bikac ceki odemiyor.sonrasi tabi bizde iflas ettik.imzaya itiraz ediyor.bizde bilmiyoruz boyle bisey oldugunu tabi imza kendine ait deil ama onceki ayni tarz kendine ait olmayan imzali cekleri bizim kredi kullandigimiz ayni banka subesinden odeniyor.arada bizim satis faturalarimiz var bunlarida sunduk mahkemeye ama avukatimizda (bugun sabah durusmasi var idi)kipkirmizi bir sekil de durumadam cikti agir cezada kardesim yargilaniyordu 3 yil ceza vermisler anlamak imkansiz bu mahkemeleri diyecegim bisey yok
    bizim delillerimiz bu kadar saglamken size haydi haydi ceza cikar cunku bizde adalet sahtekari koruma uzerine kurulu
    ANLAMIYORUM YEVMIYE KAPANISIMIZ RESMI FATULARIMIZ VAR ADAM AYNI SEKIL CEK VERMIS BIZE VE ODENMIS MADEN CALINTI IDI NEDEN ODEDI KARDESIM BANKASINDAN.. BANANE BASKASINA IMZA ATTIRMIS FATURA KESMISIM ITIRAZ ETMEMIS SIMDI KARDESIM CEZA ALDI ALLAH KAHRETSIN BOYLE ADALETI

    YanıtlaSil
  96. http://www.attabot.com/haber/11-25-cek-magdurlarinin-yakinlarindan-cezaevinde-eylem-1389054/


    http://www.haberbiz.com/?sec=haberdetay&haberID=24162


    vs vs..

    YanıtlaSil
  97. METRİS TOPLANTISI HAKKINDA ŞUANA KADAR ÇIKAN HABERLER


    http://www.cumhuriyet.com.tr/?im=yhs&hn=68762

    http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=126023

    http://www.stargazete.com/guncel/cek-magdurlarinin-metris-bulusmasi-haber-200822.htm

    http://www.bandirmahaber.net/2009/07/14/metris-onunde-cek-yasasi-eylemi/

    YanıtlaSil
  98. metris'e giden arkadaşlardan haber var mı?

    YanıtlaSil
  99. Çek Mağdurları Metris Cezaevi Önünde Eylem Yaptı
    Borçları yüzünden cezaevinde yatan mahkumların yakınları, Çek Yasası’nın çıkmasına engel oldukları gerekçesiyle bankaları protesto etmek için Metris Cezaevi önünde buluştu
    Borçları yüzünden cezaevinde yatan mahkumların yakınları, Çek Yasası’nın çıkmasına engel oldukları gerekçesiyle bankaları protesto etmek için Metris Cezaevi önünde buluştu.

    Yaklaşık 20 kişilik grup sabah saatlerinde geldikleri Metris Cezaevi önünde eylem yaptı. Çek Mağdurları Birleşim Başkanı Burhan İşcan yaptığı açıklamada, "Bugün burada bir türlü çıkmak bilmeyen Çek yasasının çıkmamasına neden bankaları protesto etmeye geldik. Bankalar meclisin çıkardığı kanunu tanımamıştır. Meclis üzerinde üstünlük kurduklarını iddia etmektedirler. Hükümet yeni çek yasasını hazırlamıştır ancak bankaların sorumluluk almaması nedeniyle yasanın yasalaşmamasına neden olmaktadır. Şuanda bin

    tane çek mağduru hapis yatmaktadır. Bunların aileleri bölünmüş, parçalanmıştır" dedi.

    Oğlunun 16 aydır cezaevinde olduğunu söyleyen Hatice Özdemir ise "Anayasamızda kimse borcu yüzünden hürriyetinden yoksun bırakılamaz hükmü bulunmaktadır. Ancak cezaevinde yatanlar var. Böyle bir şey sadece Türkiye’de var" şeklinde konuştu.

    Eşi Çanakkale Cezaevi’nde yatan 3 çocuk annesi Elif Yıldızhan da eyleme çocukları ile birlikte geldi. Eşinin 21 aydır cezaevinde yattığını anlatan Yıldızhan, "Eşim, ortağının dolandırması ve çekte imzası bulunması nedeniyle cezaevinde yatıyor. 26 ay ceza verildi ve 5 ayı kaldı. Biz hala Çek Yasası’nın çıkmasını bekliyoruz. Borç yatarak mı ödeniyor. Bizim evimiz dağıldı, çocuğum okulunu değiştirdi" şeklinde konuştu.

    Elif Yıldızhan’ın küçük kızı Bilge ise babasını çok özlediğini belirterek, "Babamın çıkmasını istiyorum. Çek mağduru olduğu için cezaevinde. Çıkınca onunla oyun oynayacağım" dedi.

    Mahkum yakınları yaptıkları eylemin ardından olaysız şekilde dağıldı.

    YanıtlaSil
  100. 14 TEMMUZ 2009 SAAT 00:23 TE SORUMA YANIT ARIYORUM LÜTFEN Bİ BAKIN AKIL VERİN ÇOK ACİLLL. AV. RAHMİBEY , CÜNEYT BEY SİTEDE İSENİZ YARDIM EDİN.
    MANİSALI.

    YanıtlaSil
  101. Ağlasam sesimi duyar mısınız,
    Mısralarımda;
    Dokunabilir misiniz,
    Göz yaşlarıma, ellerinizle?

    Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
    Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
    Bu derde düşmeden önce.

    Bir yer var, biliyorum;
    Her şeyi söylemek mümkün;
    Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
    Anlatamıyorum

    ORHAN VELI

    YanıtlaSil
  102. arkadaşlar siteyi yeni buldum çok güzel faydalı bir site bir sorum olacak akıl danışmam gerek

    kardeşim gıda ürünleri üzerine fabrikası vardı şimdi karşılısız çekten içeride çıkarmak için uğraşıyoruz az kaldı inşallah ama başka bir olay daha var olay şu;

    kardeşim iflas etmeden önce durumu kurtarmak için bir bayiisinin adına senet yapmış ve bu senette bayinin imzası taklit edilmiş fakat bu gelişmelerden bayinin haberi var, yani senet ve imza olayını biliyor. imzada kardeşime ait değil borçluya da ait değil şirkette bi çalışana, daha sonra bu senet bankadan kredi almak için kullanılıyor banka krediyi veriyor ve kredinin 3/2 sini ödeniyor ama iflas edince kredini 3/1 i ödenemiyor ve bu durum ortaya çıkıyor senetteki borçlu imzanın kendisine ait olmadığını söylüyor ağır cezada dava açılıyor kamu davası şimdi bu durumda ne çıkar nasıl bir yol izlemeliyiz çok acil bir durum ne yapmalıyız
    imzanın teknik incelemesi yapısa kardeşimin imzası olmadiğı ortaya çıkacaktır akıl veren olursa sevinirim zor durumdayım :-(
    MANİSALI.45

    YanıtlaSil
  103. Arkadaşlar yabancı basınıın Türkiyedeki muhabirlerini haberdar edeli
    Metrisin önünde saat 09:00 da sesiz eylemimiz olacaktır bilgilendirelim, yabancı basının orda olması bir çok açıdan faydalı olacaktır sanıyorum..

    Basler Zeitung - İsviçre
    Muhabir: Jan P. Keetman
    Tel: (0212) 240 71 15

    BBC - İngiltere
    Muhabir: Sarah Elizabeth Rainsford 0 533 373 78 96
    Muhabir: Zeynep Erdim 0 532 452 79 46
    Muhabir: Nafiseh Kohnavard 0 538 612 16 93

    Agence Fransa Presse (AFP) - Fransa
    Muhabir: Nicolas J. F. Cheviron 0 532 684 73 10

    Agentur Focus - Almanya
    Muhabir: Agata Maria Skowronek 0 536 567 67 73

    Al Jazeera – Katar
    Muhabir: Anita Mc Naught (0212) 251 84 08

    Alpha TV - Yunanistan
    Muhabir: Maria Zacharaki (0212) 259 82 78

    ANP Haber Ajansı - Hollanda
    Muhabir: Frederike Geerdink 0 533 308 54 86

    Apcom Basın Ajansı - İtalya
    Muhabir: Marta Federica Ottaviani 0 538 587 92 51

    Associated Press Television News (APTN) - İngiltere
    Muhabir: İman Demirhan (0212) 454 39 81

    Atina Haber Ajansı (ANA) - Yunanistan
    Büro Şefi: Alkibiadis Courcoulas Tel:(0212) 251 04 53

    Basler Zeitung - İsviçre
    Muhabir: Jan P. Keetman (0212) 240 71 15

    Business Week - ABD
    Muhabir: Michael Kuser 0 532 761 64 66

    Compass Direct News - ABD
    Büro Şefi: Barbara Baker Tel: (0216) 391 21 23

    Der Spiegel - Almanya
    Muhabir: Daniel Steinvorth (0212) 243 20 80

    DPA - Almanya
    Muhabir: Carsten Klaus Hoffmann 0 539 989 62 48

    ERT - Yunanistan
    Muhabir: Adriana Ferentinos Klewin 0 532 212 54 20

    Global Business Reports - İngiltere
    Muhabir: Mungo C. Smith (0212) 327 24 64

    Global Finance Magazine - ABD
    Temsilci: Demir Baran Sarol (0212) 234 17 50

    Netherlands Press Assocation (GPD) - Hollanda
    Muhabir: Jessica Maas 0 554 391 08 22

    Newsweek - ABD
    Muhabir: Owen B. M. Matthews (0216) 382 13 96

    NOS TV - Hollanda
    Muhabir: Jacoba E.J.M. Lutz 0 532 243 83 63

    Reuters - İngiltere
    Büro Şefi: Paul Fredrik De Bendern (0212) 350 70 00

    The Economist – İngiltere
    Temsilci: Amberin Zaman 0 532 423 74 65

    The Guardian - İngiltere
    Muhabir: Robert Stewart Tait 0 543 314 52 45

    The New York Times - ABD
    Büro Şefi: Sabrina Tavernise
    Tel: (0212) 257 95 68
    GSM: 0 533 774 77 03

    Hemen hemen hepsi türkçe biliyor

    YanıtlaSil